Hukuk
Hükümet Sistemleri
Demokrasi
Seçimler
Temel Hak ve Hürriyetler
Kanunların Anayasaya Uygunluk Denetimi: Anayasa Yargısı
Türk Anayasa Hukuku
Osmanlı Anayasa Gelişmeleri
Sened-i İttifak
Tanzimat Fermanı
Islahat Fermanı
Kanun-u Esasi:Birinci Meşrutiyet
Kanun-u Esasi Değişiklikleri:İkinci Meşrutiyet
Uluslararası Hukuk
Uluslararası Hukukun Kaynakları
Bağlayıcı Kaynaklar
Yardımcı Kaynaklar
Diğer Olası Kaynaklar
Kaynaklar Hiyerarşisi
Uluslararası Adalet Divanı Statüsü 38. Madde Düzenlemesi
Uluslararası Hukukun Diğer Kaynakları
Açık Belge Teorisi-Clear Act Theory
Koruma Sorumluluğu- Responsibility to Protect(R2P)
Uluslararası Hukukta Kişilik
Uluslararası Antlaşmalar
Uluslararası Hukukta Devletin Yetkisi
Devletin Cezai Yetkisi
Devletin Hukuki Yetkisi
Uluslararası Hukukta Kuvvet Kullanma
Birleşmiş Milletler Öncesi Uluslararası Hukukta Kuvvet Kullanma
Birleşmiş Milletler Döneminde Kuvvet Kullanma
Rebus Sic Stantibus
Ahde Vefa
Soykırım
Tanıma Ve Tenfiz
Tanıma ve tenfizin birbirinden farkı; tenfize edilmesi gereken bir yabancı mahkeme kararı hakkında tanıma talebinde bulunabilmesi için, davacının buna ilişkin haklı bir Yabancı mahkeme kararlarının Türk hukukunda sonuç doğurabilmesi için yabancı mahkeme tarafından verilen kararın niteliğine göre tanınması veya tenfiz edilmesi ile mümkündür. Tanıma ve tenfiz kararlarının niteliği gereği yabancı mahkemede karar verilmesi sonrasında, kararın doğru veya yanlış verildiğinin incelemesi Türk mahkemelerinde yapılamayacaktır(revizyon yasağı).[1] Yabancı mahkeme kararının Türk mahkemesince incelenebilmesi, Kanun’da sayılan şartların varlığı halinde olacaktır. Türk mahkemelerinde verilen tanıma ve tenfiz kararlarının hukuki niteliği tartışmalıdır.Tanıma ve tenfizin birbirinden farkı; tenfize edilmesi gereken bir yabancı mahkeme kararı hakkında tanıma talebinde bulunabilmesi için, davacının buna ilişkin haklı Menfaatinin bulunması gerekmektedir.[2]
Tenfiz kararı ile hükmün aynı zamanda icrai kabiliyeti de doğmaktadır. Tenfiz davasının açılabilmesi ise tanıma davasının şartlarından başka kanunda iki şart daha aranmaktadır: Mütekabiliyet (karşılıklılık) İlkesine uyulmuş olması gerekir. Mütekabiliyet ilkesi, MÖHUK m.54/1-a: “Türkiye Cumhuriyeti ile ilâmın verildiği devlet arasında karşılıklılık esasına dayanan bir anlaşma yahut o devlette Türk mahkemelerinden verilmiş ilâmların tenfizini mümkün kılan bir kanun hükmünün veya fiilî uygulamanın bulunması” gerekmektedir.
Tanıma, yabancı bir mahkeme kararının sahip olduğu kesin hüküm kuvvetinin yabancı bir ülkeye teşmili, [3]yabancı bir ülkede de kabulüdür.[4] Tanıma ayrıca, yabancı mahkeme kararlarının kesin hüküm kuvvetinin, icra kabiliyetinden bağımsız olarak göz önünde bulundurulması olarak da tarif edilmektedir.[5]
Tanıma ve tenfizi istenen mahkeme kararının MÖHUK m.5 gereğince kamu düzenine aykırı olmaması gerekir. Yabancı mahkeme kararı verildiği devlette kamu düzenine aykırı olmasa bile iç hukukumuza göre Kamu düzenine aykırı ise tanıma ve tenfizi mümkün değildir.
- ↑ Onal, Ali. 2017. “Tanıma ve Tenfiz Kararlarının Hukuki Niteliği.” Milletlerarası Hukuk ve Milletlerarası Özel Hukuk Bülteni 2, no. 2 (Aralık): 1285.
- ↑ Yargıtay 13. HD, E.1989/1221, K.1989/4636, T.30.06.1989.
- ↑ Nomer, Ergin. 2021. Devletler Hususi Hukuku. İstanbul: Beta Yayınları. s.504
- ↑ Çelikel, Aysel, ve B. B. Erdem. 2020. Milletlerarası Özel Hukuk. İstanbul: Beta Yayınları.s 681
- ↑ Sakmar, Ata. 1982. Yabancı İlamların Türkiye′deki Sonuçları. İstanbul: İstanbul Fethi Derneği. s.149