Salam Politikası

TUİÇ Sözlük sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla

Salam politikası, uluslararası ilişkiler literatüründe salam dilimleme, salam taktikleri, salam dilimleme stratejisi veya salam saldırıları olarak da bilinen, diplomasi ve milletlerarası ilişkilerde kullanılan bir politika olarak tanımlanmaktadır. Askeri anlamda, muhalefetin üstesinden gelmek ve yeni topraklar elde etmek için tehditlerin ve ittifakların böl ve fethet sürecini ifade eden bir stratejidir[1].

Salam taktiği, bir bütün olarak, aynı anda gerçekleştirilmesi zor veya yasa dışı olan bir konunun parçalara bölünerek, ağır ağır sonuca varılması mantığına dayanır[2]. Kısa vadede elde edilmesi zor tek bir zafere odaklanmak yerine, minimum maliyet kullanarak, kümülatif kazançları güvence altına almayı ve dilim dilim ilerlemeyi amaçlamaktadır. Genellikle gizli yollarla gerçekleştirilen bu taktikler, savaş esnasında veya dış politika kararlarında yayılmacı güçler için çekici bir seçenek oluşturmaktadır. Salam taktileri, misillemenin maliyetli olacağı, geri dönüşün olası olmadığı, oldubittilerin kolay uygulanabildiği veya daha fazla kazanımın mümkün olduğu durumlarda tercih edilen bir politika tarzıdır[3].


Salam politikasında kullanılan strateji aynı zamanda ‘kaynayan kurbağa’ deneyine benzetilmektedir. Kaynayan suya birden atılan kurbağa zıplayarak kaçmayı deneyecektir. Fakat, kurbağayı ılık suya koyup suyu yavaş yavaş ısıtırsanız, kurbağa bu durumu fark etmeyecek ve yavaş yavaş kaynayan suyun içinde ölecektir[4]. Salam politikasının temel mantığı da buna dayanmaktadır. Bununla birlikte, günlük konuşma dilinde kullanılma sıklığına rağmen, terim uluslararası ilişkiler literatüründe henüz tam olarak kavramsallaştırılmamış veya uluslararası siyaseti incelemek için sistematik olarak kullanılmamıştır[5].

Tarihsel Çerçeve

Salam politikasının kökenleri hakkında literatürde bir netlik olmamakla beraber bu politikanın ilk kez 1940’ların sonlarında Macar komünist lider Mátyás Rákosi tarafından kullanıldığı iddia edilmektedir. Rákosi, desteklediği parti olan Macar Komünist Partisi’nin iktidarı ele geçirmek ve pekiştirmek için ‘salam taktikleri’ olarak bilinen bir stratejiyi benimsedi ve muhalefet partilerini ‘birer salam dilimi gibi keserek’ adım adım başarıya ulaşmıştır[6]. Kullanılan bu strateji muhalefet partilerine karşı gerçekleştirilen aşamalı bir tehditler ve ittifaklar sürecini gerektirmiş ve sonucunda komünistler aşama aşama gerçekleşen bu strateji sayesinde iktidarı ele geçirmişlerdir. Salam taktikleri, günümüze değin birçok devlet adamı tarafından bir politika aracı olarak kullanılmıştır. İkinci Dünya Savaşı döneminde, Josef Stalin, Rusya’nın çevresinde daha çok komünist devlet yaratmak amacıyla anti-komünist muhalefet gruplarını bölmek için salam taktiklerini kullanmıştır. Aynı zamanda, Hitler de diğer ülkeleri ilhak ederken salam taktiklerini kullanmış ve rakiplerini yavaş ve emin adımlarla parça parça yok etmiştir[7]. Günümüzde de ABD, Çin, Rusya gibi birçok büyük devlet, çıkarlarına ulaşmak adına, Salam taktiklerini uygulamaya devam etmektedir.



Hazırlayan: Kübra Ayhan


  1. OptimizeIAS, (2020), ‘Salami Slicing Strategy’, https://optimizeias.com/salami-slicing-strategy/
  2. Dutta, K.P. (2017), ‘What is China's salami-slicing tactic that Army chief Bipin Rawat talked about?’ IndiaToday.
  3. Maass, W. R. (2022), ‘Salami Tactics: Faits Accomplis and International Expansion in the Shadow of Major War’, Texas National Security Review
  4. Political Dictionary, ‘Salami Tactics’, https://politicaldictionary.com/words/salami-tactics/
  5. Maass (2022)
  6. Horvath, J. (2000), ‘Salami Tactics’, Telepolis
  7. Political Dictionary, ‘Salami Tactics’