Muhafazakârlık

From TUİÇ Sözlük
Jump to navigation Jump to search

Muhafazakâr fikirler ve doktrinler ilk olarak 18. Yüzyıl'ın sonlarında ve 19. Yüzyıl'ın başlarında ortaya çıktı. Bunlar, birçok bakımdan Fransız Devrimi'nde ifadesini bulan büyük ölçekteki iktisadî ve siyasî değişime karşı bir tepki olarak ortaya çıktılar. Bu anlamda muhafazakârlık Ancien Régime'e (Eski Rejim'e) dönmeye ilişkin bir eğilimi ifade ediyordu. Muhafazakârlık liberalizmin, sosyalizmin ve milliyetçiliğin gelişiminin serbest bıraktığı baskılara direnmeye çalışarak, gittikçe daha güç durumlara düşen geleneksel sosyal düzenin savunmasına geçti. Ancak muhafazakâr düşüncedeki bölünmeler daha baştan itibaren barizdi. Kıta Avrupası'nda Joseph de Maistre (1753-1821) gibi düşünürlerin çalışmalarında ifadesini bulan bir muhafazakârlık türü gelişti. Herhangi bir reform düşüncesini peşinen reddeden bu muhafazakârlık, belirgin bir biçimde otokratik ve tepkiseldi. Bununla birlikte ABD ve İngiltere'de, Edmund Burke'ün "muhafaza etmek için değişim" fikrinde ifadesini bulan, daha ihtiyatlı, daha esnek ve sonuçta daha başarılı bir muhafazakârlık türü ortaya çıktı. Bu yaklaşım, 19. Yüzyıl'da muhafazakârların "Tek Ulus" paternalist sancağı altında bir sosyal reform davasını üstlenmelerini mümkün kıldı. İngiltere'de bu gelenek zirve noktasına 1950'lerde Muhafazakâr Part'nin, savaş sonrası dönemin düzenini kabul etmesi ve Keynesyen sosyal demokrasinin kendine özgü bir versiyonunu benimsemesiyle ulaştı. Ancak bu tür fikirler, 1970'lerden itibaren Yeni Sağ'ın ortaya çıkmasıyla birlikte, gittikçe baskı altına alınmaya başlandı. Yeni Sağ'ın radikal anti-devletçi ve anti-paternalist muhafazakârlık türü, ağırlıklı olarak liberal temalara ve değerlere dayandı. [1]


  1. Heywood, Andrew, Siyaset, çev.: Bekir Berat Özipek, Bahattin Seçilmişoğlu, Atilla Yayla, Hasan Yücel Başdemir, Ankara: Adres Yayınları, 18. Baskı, 2017.