Kimlik Siyaseti

TUİÇ Sözlük sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla

Kimlik siyaseti, oluşmuş bir siyasal karaktere sahip tutarlı bir fikirler bütünü olmaktan çok toplumsal teorileştirmeye ve siyasal pratiğe doğru bir yönelimdir. Kimlik siyasetinin temel özelliği, grupların kimliğini yeniden şekillendirerek, kendini ifade etmeye ilişkin politik-kültürel süreç olarak adlandırılan yöntemle, baskıya meydan okumayı ve alaşağı etmeyi amaçlamasıdır. [1]

Kimlik siyaseti, bireysel kimliklerden çok, kolektif kimlikler üzerinden işlemektedir. İnsanın toplum içerisinde yaşama zorunluluğunun bir sonucu olarak ortaya çıkan toplumsal kimlikler, insanların hayatlarını tek başlarına devam ettirememelerinden kaynaklı zorunluluklar sonucunda ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla “ihtiyaç” kavramı, toplumsal kimliklerin oluşumunda önemli bir unsurdur. Ancak, toplumsal yaşam içerisinde geliştirilen bütün toplumsal kimlikleri kolektif kimlik olarak algılamak doğru değildir. Kolektif kimlikleri diğer kimliklerden ayıran unsur, kolektif kimliklerin kolektif bir amaç etrafında oluşmaları ve bir eylemliliği gerektirmeleridir. [2]

Kimlik siyaseti 20. yüzyılın başlarındaki on yıllarda siyahilerin bilinçlenme hareketinin ortaya çıkışına kadar geriye götürülebilse de en büyük etkisine 1970’lerden beridir sahip olmuştur. [3]


  1. Heywood Andrew, Siyasetin ve Uluslararası İlişkilerin Temel Kavramları, Ankara 2016 syf 159
  2. Göktolga Oğuzhan, Aynılık-Farklılık Bağlamında Kimlik Siyaseti, <file:///C:/Users/Acer/Downloads/5000125200-5000191114-1-PB.pdf>, Erişim Tarihi: 9 Mart 2018
  3. Heywood Andrew, Siyasetin ve Uluslararası İlişkilerin Temel Kavramları, Ankara 2016 syf 159