Diplomatik Temsilcilik

TUİÇ Sözlük sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla

Diplomatik Temsilcilikler


Diplomasi ilk şehir devletlerinin oluşumundan bu yana uygulanmaktadır. Başlangıçta diplomatlar/elçiler yalnızca belirli müzakereler için gönderiliyorlardı ve görevleri tamamlandıktan hemen sonra geri dönüyorlardı. Zamanla ülkeler arası ilişkilerin yoğunlaşması ve çoğalmasından kaynaklı olarak ülkeler arası diplomatik faaliyetler önem kazandı ve ülkeler kısa süreli ve kalıcı olmayan elçiler göndermek yerine ilişki kuracağı ülkelerde kalıcı elçilikler kurmaya başladılar. Böylelikle ülkeler hem zamandan ve paradan tasarruf ediyorlardı hem de diğer ülkelerde yaşanan gelişmelerden daha hızlı haberdar oluyorlardı. Bir ülkede bulunan büyükelçilik, konsolosluk gibi kuruluşların tamamı Diplomatik temsilcilik olarak adlandırılır.

Diplomasi tarihine baktığımızda modern anlamda ilk elçiliklerin Rönesans dönemi Kuzey İtalya’sında ortaya çıktığı görülmektedir.[1] 16. Yüzyıla gelindiğinde ise kalıcı elçilikler dünya üzerinde gittikçe yaygın hale gelmiştir. Türk diplomasi tarihine baktığımızda ise Osmanlı İmparatorluğu döneminde 18. yüzyıla kadar diplomatik ilişkiler tek taraflı olarak yürütülmüştür. Fakat 18. yüzyıl sonrasında Batı ülkelerinde yaşanan gelişmeler ve Osmanlı’nın diğer ülkelere nazaran geri durumda kalması, Osmanlı’nın yürüttüğü tek taraflı diplomasiden uzaklaşılmasına neden olmuştur. Osmanlı, kalıcı iki taraflı diplomatik ilişkiler kurularak Batı ülkeleri ile arasında artan askeri, ekonomik ve bilimsel farkı kapatmaya çalışmıştır. Bu doğrultuda Osmanlı ilk daimî elçiliğini Yusuf Agah Efendi önderliğinde 1793’te Londra’da açtı, daha sonra bunu 1794’te Viyana, 1795’te Berlin ve 1796’da Fransa daimî elçiliği takip etti.[2]


Büyükelçilik


Büyükelçi, “bir devletin başka bir devletteki en üst düzey temsilcisi, sefirikebir” olarak tanımlanabilir.[3] Büyükelçiliklerin temel olarak görevi, görevli bulundukları ülke ile kendi ülkesi arasındaki ikili ilişkileri yürüten diplomatik misyondur. Büyükelçi, bir ülkede görevlendirildiği zaman ilk olarak, kendi devlet başkanı tarafından hazırlanan güven mektubunu görevli bulunacağı ülkenin devlet başkanına takdim eder ve devlet başkanının onayı ile büyükelçinin diplomatik misyonu başlamış olur.


Büyükelçinin görevleri; [4]

  • Görevli bulundukları ülkede ülkesini en iyi şekilde temsil etmek,
  • Ülkesinin çıkarlarını korumak,
  • İki ülke arasında ekonomik, siyasi, askeri, kültürel, bilimsel ilişkilerin sağlanmasına ve bu alanlarda iş birliklerinin kurulmasına yardımcı olmak ve iki ülke arasında gerçekleşen görüşmeleri yürütmek,
  • Görevli bulunduğu ülkede yaşayan kendi ülkesi vatandaşlarının ve tüzel kişilerin haklarını korumak ve gözetmek,
  • Görevli bulunduğu ülkede yaşanan siyasi, ekonomik, sosyal, bilimsel gelişmeleri ülkesine rapor etmek.


Türk Diplomasi Tarihinde İlk Elçilik ve Büyükelçilik Örnekleri

Osmanlı Devleti döneminde ilk yerleşik elçiliklerimiz 18. yüzyılın sonlarında açılmaya başlanmıştır. İlk daimî elçilik 1793 yılında Londra’da açılmıştır ve elçi olarak Yusuf Agah Efendi atanmıştır. Cumhuriyet Dönemi diplomasi tarihine baktığımızda ise yurt dışı temsilciliğimiz 3 Mayıs 1920’de Azerbaycan’da mümessillik (temsilcilik) düzeyinde kurulmuş ve başına da Memduh Şevket Esendal mümessil olarak atanmıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından ilk büyükelçiliği Moskova’da açılmıştır ve büyükelçiliğin başına Kasım 1920’de Ali Fuat Cebesoy atanmıştır.[5]


Konsolosluk


Konsolosluklar görev sahalarına giren bölgede ülkesinin ekonomik ve kültürel çıkarlarını korumak ve bölgede ülkesinin yerleşik vatandaşların haklarını ve çıkarlarını sağlamakla yükümlüdürler.[6] Bir ülkede birden fazla konsolosluk bulunabilir. Konsolosluklar, bulundukları ülkede yerleşik Büyükelçiliğe bağlıdırlar. Konsolosluk şefleri başkonsoloslar, konsoloslar, muavin konsoloslar, konsolosluk ajanları olarak dört sınıfa ayrılır.[7] Konsolosluğun başındaki kişiye ise konsolos unvanı verilir; En üst dereceli konsolosa ise başkonsolos denir. Konsolosluğun bir diğer görevi ise yabancı ülke vatandaşlarına yönelik vize, pasaport, seyahat belgeleri işlemlerini yürütmek ve büyükelçi tarafından verilen diğer görevleri yerine getirmektir. Başkonsolosluğa ek olarak ise fahri konsolos unvanı da mevcuttur. Dışişleri mensubu olmamasına rağmen büyükelçisi bulunmayan ülkelerde o yabancı memleketin işlerini yapan ve çıkarlarını gözeten tanınmış kişiler için fahri konsolos unvanı verilir.


Öneri Kitap:


  • Bilal N. Şimşir, Bizim Diplomatlar
  • Henry Kissinger, Diplomasi
  • Şevket Rado, Paris'te Bir Osmanlı Sefiri - 28 Mehmet Çelebi'nin Fransa Seyahatnamesi




Hazırlayan: Muhammed Emin KESKİN


  1. A Brief History of Diplomacy http://www.ediplomat.com/nd/history.htm
  2. Erik J. Zürcher, Modernleşen Türkiye’nin Tarihi, İletişim Yayınları, 2000.
  3. Türk Dil Kurumu, https://sozluk.gov.tr/
  4. Dışişleri Bakanlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun, 7/7/2010, https://www.tbmm.gov.tr/kanunlar/k6004.html
  5. Bilal N. Şimşir, Bizim Diplomatlar, Bilgi Yayınevi, 1996.
  6. Teşkilat Yapısı, http://www.mfa.gov.tr/teskilat-yapisi.tr.mfa
  7. TBMM, 24 Nisan 1963 Tarihinde Viyana'da İmzalanan Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesine Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun, 29.05.1975