"Ulusal Çıkar" sayfasının sürümleri arasındaki fark

TUİÇ Sözlük sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla
(" Ulus kavramı, belirli bir toprak parçasında yaşayan, dil, tarih, gelenek, görenek gibi birçok çeşitli yönden ortaklık gösteren ve ortak bir ge..." içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu)
 
k
 
(Bir diğer kullanıcıdan bir ara revizyon gösterilmiyor)
2. satır: 2. satır:
  
  
Ulus kavramı, belirli bir toprak parçasında yaşayan, dil, tarih, gelenek, görenek gibi birçok çeşitli yönden  ortaklık gösteren ve ortak bir geçmişe ve geleceğe ilişkin de benzer fikir ve beklentilere sahip olan en geniş insan topluluğunu ifade etmektedir. Bu insan topluluğunun toplumsal birliğini oluşturacak ulusal çıkar kavramı ise devletlerin birbirleri ile ilişkilerinde değişiklik göstermekle birlikte geleneksel anlamda süregelen ve realist kuramcılar tarafından da vurgulanan şekliyle devletlerinin güvenliğini ve mevcudiyetini koruyarak sürdürmesini içermektedir. Geleneksel ana akım teorilerinden realizmin vurguladığı üzere dış politikadaki temel amaç çıkar elde etmektir. Ülkenin yönetimindeki karar alıcılar bu ulusal çıkar hedefi doğrultusunda, dış politikada en [[rasyonel seçim]]leri yapmakla yükümlüdür <ref> Yıldırım, A. (2014). Ulusal Çıkar. TUİÇ Akademi http://www.tuicakademi.org/ulusal-cikar/ Erişim Tarihi: 28.02.2018 </ref>. Realist kuramcılar bu noktadan hareketle, çıkar kavramının birilerine hizmet ettiğini ve aslında oluşturulan BM, NATO gibi devlet dışı aktörlerin büyük güçlerin çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini savunmakta ve devleti başat aktör olarak kabuledip bu örgütleri ikinci plana itmektedir. Marksist kuramcılar ise çıkar kavramının, egemen sınıfın çıkarlarını temsil ettiğini savunmaktadır.
+
Ulus kavramı, belirli bir toprak parçasında yaşayan, dil, tarih, gelenek, görenek gibi birçok çeşitli yönden  ortaklık gösteren ve ortak bir geçmişe ve geleceğe ilişkin de benzer fikir ve beklentilere sahip olan en geniş insan topluluğunu ifade etmektedir. Bu insan topluluğunun toplumsal birliğini oluşturacak ulusal çıkar kavramı ise devletlerin birbirleri ile ilişkilerinde değişiklik göstermekle birlikte geleneksel anlamda süregelen ve realist kuramcılar tarafından da vurgulanan şekliyle devletlerinin güvenliğini ve mevcudiyetini koruyarak sürdürmesini içermektedir. Geleneksel ana akım teorilerinden realizmin vurguladığı üzere dış politikadaki temel amaç çıkar elde etmektir. Ülkenin yönetimindeki karar alıcılar bu ulusal çıkar hedefi doğrultusunda, dış politikada en [[rasyonel seçim]]leri yapmakla yükümlüdür <ref> Yıldırım, A. (2014). Ulusal Çıkar. TUİÇ Akademi http://www.tuicakademi.org/ulusal-cikar/ Erişim Tarihi: 28.02.2018 </ref>. Realist kuramcılar bu noktadan hareketle, çıkar kavramının birilerine hizmet ettiğini ve aslında oluşturulan [[BM]], [[NATO]] gibi devlet dışı aktörlerin büyük güçlerin çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini savunmakta ve devleti başat aktör olarak kabuledip bu örgütleri ikinci plana itmektedir. Marksist kuramcılar ise çıkar kavramının, egemen sınıfın çıkarlarını temsil ettiğini savunmaktadır.
  
  
Realist kuramcı Machiavelli'den etkilenen Boccalini’ye göre çıkar, zorba olsun ya da olmasın tüm prenslerin ruhuna hakim olan ya da olması gereken “gerçek tiran”dır. Bu tanımlama ile Boccalini tiran ya da tiranlığın getirdiği olumsuz anlamın çıkar kavramı ile kaldırıldığını savunmaktadır. Rohan ise bu çıkar kavramını, insanların akılcı hesaplarla harekete geçirdiği ve devletin genel amaçlarına uyarlanan isteklerini ifade etmek amacıyla kullandığı olgu şeklinde açıklamaktadır. Rohan’a göre “Prensler insanları idare eder ve çıkarlar da prensleri. Çıkarın bilgisi daha çok prenslerin hareketlerinin üzerinde büyür, aynı kendilerinin insanların üzerinde olması gibi. Prens kendisini kandırabilir, danışmanları kokuşmuş olabilir, fakat çıkar tek başına asla kaybetmez. Doğru ya da yanlış anlaşılmasına bağlı olarak devletleri yaşatır ya da öldürür” <ref> Çelikpala, M. (2005). GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE VAZGEÇİLEMEYEN KAVRAM: ULUSAL ÇIKAR. H.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi,23 (1): 239-261
+
Realist kuramcı Machiavelli'den etkilenen Boccalini’ye göre çıkar, zorba olsun ya da olmasın tüm prenslerin ruhuna hakim olan ya da olması gereken “gerçek tiran”dır. Bu tanımlama ile Boccalini tiran ya da tiranlığın getirdiği olumsuz anlamın çıkar kavramı ile kaldırıldığını savunmaktadır. Rohan ise bu çıkar kavramını, insanların akılcı hesaplarla harekete geçirdiği ve devletin genel amaçlarına uyarlanan isteklerini ifade etmek amacıyla kullandığı olgu şeklinde açıklamaktadır. Rohan’a göre “Prensler insanları idare eder ve çıkarlar da prensleri. Çıkarın bilgisi daha çok prenslerin hareketlerinin üzerinde büyür, aynı kendilerinin insanların üzerinde olması gibi. Prens kendisini kandırabilir, danışmanları kokuşmuş olabilir, fakat çıkar tek başına asla kaybetmez. Doğru ya da yanlış anlaşılmasına bağlı olarak devletleri yaşatır ya da öldürür” <ref> Çelikpala, M. (2005). GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE VAZGEÇİLEMEYEN KAVRAM: ULUSAL ÇIKAR. H.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi,23 (1): 239-261 </ref>
  
  
  
 
{{Kaynakça}}
 
{{Kaynakça}}

05.40, 3 Mart 2018 itibarı ile sayfanın şu anki hâli


Ulus kavramı, belirli bir toprak parçasında yaşayan, dil, tarih, gelenek, görenek gibi birçok çeşitli yönden ortaklık gösteren ve ortak bir geçmişe ve geleceğe ilişkin de benzer fikir ve beklentilere sahip olan en geniş insan topluluğunu ifade etmektedir. Bu insan topluluğunun toplumsal birliğini oluşturacak ulusal çıkar kavramı ise devletlerin birbirleri ile ilişkilerinde değişiklik göstermekle birlikte geleneksel anlamda süregelen ve realist kuramcılar tarafından da vurgulanan şekliyle devletlerinin güvenliğini ve mevcudiyetini koruyarak sürdürmesini içermektedir. Geleneksel ana akım teorilerinden realizmin vurguladığı üzere dış politikadaki temel amaç çıkar elde etmektir. Ülkenin yönetimindeki karar alıcılar bu ulusal çıkar hedefi doğrultusunda, dış politikada en rasyonel seçimleri yapmakla yükümlüdür [1]. Realist kuramcılar bu noktadan hareketle, çıkar kavramının birilerine hizmet ettiğini ve aslında oluşturulan BM, NATO gibi devlet dışı aktörlerin büyük güçlerin çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini savunmakta ve devleti başat aktör olarak kabuledip bu örgütleri ikinci plana itmektedir. Marksist kuramcılar ise çıkar kavramının, egemen sınıfın çıkarlarını temsil ettiğini savunmaktadır.


Realist kuramcı Machiavelli'den etkilenen Boccalini’ye göre çıkar, zorba olsun ya da olmasın tüm prenslerin ruhuna hakim olan ya da olması gereken “gerçek tiran”dır. Bu tanımlama ile Boccalini tiran ya da tiranlığın getirdiği olumsuz anlamın çıkar kavramı ile kaldırıldığını savunmaktadır. Rohan ise bu çıkar kavramını, insanların akılcı hesaplarla harekete geçirdiği ve devletin genel amaçlarına uyarlanan isteklerini ifade etmek amacıyla kullandığı olgu şeklinde açıklamaktadır. Rohan’a göre “Prensler insanları idare eder ve çıkarlar da prensleri. Çıkarın bilgisi daha çok prenslerin hareketlerinin üzerinde büyür, aynı kendilerinin insanların üzerinde olması gibi. Prens kendisini kandırabilir, danışmanları kokuşmuş olabilir, fakat çıkar tek başına asla kaybetmez. Doğru ya da yanlış anlaşılmasına bağlı olarak devletleri yaşatır ya da öldürür” [2]



  1. Yıldırım, A. (2014). Ulusal Çıkar. TUİÇ Akademi http://www.tuicakademi.org/ulusal-cikar/ Erişim Tarihi: 28.02.2018
  2. Çelikpala, M. (2005). GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE VAZGEÇİLEMEYEN KAVRAM: ULUSAL ÇIKAR. H.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi,23 (1): 239-261