"Siyonizm" sayfasının sürümleri arasındaki fark

TUİÇ Sözlük sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla
 
(Aynı kullanıcının aradaki diğer 6 değişikliği gösterilmiyor)
1. satır: 1. satır:
Siyonizm, dünyanın farklı bölgelerinde yaşayan Yahudileri onlar için kutsal sayılan topraklarda bir araya getirerek Yahudi Devleti kurulmasını amaçlayan, milliyetçilik temelli bir siyasi harekettir. Yahudiler’in kendi devletlerini kurmayı istemelerinin sebebi ise 19. yüzyılın sonlarına <ref>M. K. Öke, “Osmanlı İmparatorluğu, Siyonizm ve Filistin Sorunu 1880-1914”, (Marife, 2006)</ref> doğru Avrupa’da Anti-Semitist hareketlerin artmasıdır. 
+
[[Dosya:İlk Yerleşimciler.jpg|küçükresim|sağ|İlk Yerleşimciler]]
  
Siyonizm kavramının ise günümüz jargonuna kazandırılması 1893 yılına dayanmaktadır. Avusturyalı bir gazeteci-yazar olan Nathan Birnbaum, 1893 yılında yayınladığı “Die Nationale Wiedergeburt der Juedischen Volkes in seinem Lande als Mittel zur Loesung der Judenfrage” isimli eserinde Siyonizm kavramını ilk kez kullanmıştır. Siyonizm’i siyasi bir hareket haline getirecek olan kişi ise '''Theodor Herzl'''’dir.  
+
Siyonizm, dünyanın farklı bölgelerinde yaşayan Yahudileri onlar için kutsal sayılan topraklarda bir araya getirerek Yahudi Devleti kurulmasını amaçlayan, milliyetçilik temelli bir siyasi harekettir. Yahudiler’in kendi devletlerini kurmayı istemelerinin sebebi ise 19. yüzyılın sonlarına doğru <ref>M. K. Öke, “Osmanlı İmparatorluğu, Siyonizm ve Filistin Sorunu 1880-1914”, (Marife, 2006)</ref>  Avrupa’da Anti-Semitist hareketlerin artmasıdır. 
 +
 
 +
Siyonizm kavramının ise günümüz jargonuna kazandırılması 1893 yılına dayanmaktadır. Avusturyalı bir gazeteci-yazar olan Nathan Birnbaum, 1893 yılında yayınladığı “Die Nationale Wiedergeburt der Juedischen Volkes in seinem Lande als Mittel zur Loesung der Judenfrage” isimli eserinde Siyonizm kavramını ilk kez kullanmıştır. Siyonizmi siyasi bir hareket haline getirecek olan kişi ise '''Theodor Herzl'''’dir.  
  
 
Yahudiler’in yerleşim yeri olarak bilhassa Filistin bölgesini seçmelerinin nedeni ise bu toprakların üç semavi dinin doğuşunun ana merkezi olmasıdır. Bu topraklar içerisinde bulunan Kudüs, bu üç semavi din için de kutsal bir bölgedir. Kudüs’ün kutsal bir şehir olması sebebiyle de tarih boyunca birçok dinsel çatışmalar olmuştur.<ref>S. Kızıloğlu, “İsrail Devleti’nin Kuruluşuna Kadar Geçen Süreçte Yahudiler ve Siyonizm’in Gelişimi”, (Kırıkkale Üniveristesi S.B.E. Tarih A.B.D. Yüksek Lisans Tezi, 2012)</ref> Bunun yanı sıra, Yahudiler’in inancına göre Filistin bölgesi kendileri için vaadedilmiş topraktır.
 
Yahudiler’in yerleşim yeri olarak bilhassa Filistin bölgesini seçmelerinin nedeni ise bu toprakların üç semavi dinin doğuşunun ana merkezi olmasıdır. Bu topraklar içerisinde bulunan Kudüs, bu üç semavi din için de kutsal bir bölgedir. Kudüs’ün kutsal bir şehir olması sebebiyle de tarih boyunca birçok dinsel çatışmalar olmuştur.<ref>S. Kızıloğlu, “İsrail Devleti’nin Kuruluşuna Kadar Geçen Süreçte Yahudiler ve Siyonizm’in Gelişimi”, (Kırıkkale Üniveristesi S.B.E. Tarih A.B.D. Yüksek Lisans Tezi, 2012)</ref> Bunun yanı sıra, Yahudiler’in inancına göre Filistin bölgesi kendileri için vaadedilmiş topraktır.
7. satır: 9. satır:
 
==Siyonizm'in Tarihçesi==
 
==Siyonizm'in Tarihçesi==
  
 
+
Yahudiler, Avrupa tarihi boyunca istenmeyen bir topluluk olmuşlardır. Bulundukları yerden bir şekilde sürekli göç etmek durumunda kalmışlardır. Bu durum modern çağa kadar böyle devam etmiştir. Bunun altında yatan sebep ise Hristiyan inanışa sahip olan Avrupalılara göre Yahudiler'in “Hz. İsa’nın Katilleri” olmalarıydı. Bu sebeple de Yahudilere mesafeli davranmışlardır. <ref>K. Marx, “On The Jewish Question”, (Deutsch-Französische Jahrbücher, 1843)</ref> Ancak, 1789 Fransız İhtilali sonrası Avrupa’ya yayılan özgürlükçü ve milliyetçi bakış açısı orada yaşayan Yahudileri de etkilemiştir. İhtilal sonucunda Avrupa’da etkili olan katı Hristiyan düşüncelerde de azalma görülmüştür. Bunun etkisi ile birlikte kilisenin de gücü azalmaya başlamıştır. İhtilal sonrasında Yahudiler özgürleşmeye başlamışlardır ve bunun etkisiyle devletin birçok kademesinde yer almaya başlamışlardır. Zaman içerisinde güçlerini daha da artırmışlardır.  
[[Dosya:İlk Yerleşimciler.jpg|küçükresim|sağ|İlk Yerleşimciler]]
 
 
 
Yahudiler, Avrupa tarihi boyunca istenmeyen bir topluluk olmuşlardır. Bulundukları yerden bir şekilde sürekli göç etmek durumunda kalmışlardır. Bu durum modern çağa kadar böyle devam etmiştir. Bunun altında yatan sebep ise Hristiyan inanışa sahip olan Avrupalılara göre Yahudiler “Hz. İsa’nın Katilleri” idiler. Bu sebeple de Yahudilere mesafeli davranmışlardır. <ref>K. Marx, “On The Jewish Question”, (Deutsch-Französische Jahrbücher, 1843)</ref> Ancak, 1789 Fransız İhtilali sonrası Avrupa’ya yayılan özgürlükçü ve milliyetçi bakış açısı orada yaşayan Yahudileri de etkilemiştir. İhtilal sonucunda Avrupa’da etkili olan katı Hristiyan düşüncelerde de azalma görülmüştür. Bunun etkisi ile birlikte kilisenin de gücü azalmaya başlamıştır. İhtilal sonrasında Yahudiler özgürleşmeye başlamışlardır ve bunun etkisiyle devletin birçok kademesinde yer almaya başlamışlardır. Zaman içerisinde güçlerini daha da artırmışlardır.  
 
  
 
İhtilal’in Yahudilere bir diğer faydası ise dini değerlerden azalan boşluğu milliyetçilik kavramının doldurmasıydı. Milliyetçiliğin etkisi ile birlikte bağımsızlığını kazanmak ve kendi topraklarında özgürce yaşamak isteyen milletlerin sayısı artmıştır. ''Homojen bir millet kurma amacı güden bu devletler Yahudiler için ciddi bir soruyu gündeme getirdi: Yahudiler de Fransızlar, İngilizler gibi müstakil birer ulus muydular?''<ref>H. Tokgöz, “İsrail Devleti’nin Kuruluşunda Theodor Herzl ve Siyonizm”, (ANASAY, 2017)</ref> Theodor Herzl tarafında siyasi bir kavram haline getirilen “Siyonizm” tam da bu yurt bulma tartışmalarının ortaya çıktığı dönemde gündeme gelmiştir.  
 
İhtilal’in Yahudilere bir diğer faydası ise dini değerlerden azalan boşluğu milliyetçilik kavramının doldurmasıydı. Milliyetçiliğin etkisi ile birlikte bağımsızlığını kazanmak ve kendi topraklarında özgürce yaşamak isteyen milletlerin sayısı artmıştır. ''Homojen bir millet kurma amacı güden bu devletler Yahudiler için ciddi bir soruyu gündeme getirdi: Yahudiler de Fransızlar, İngilizler gibi müstakil birer ulus muydular?''<ref>H. Tokgöz, “İsrail Devleti’nin Kuruluşunda Theodor Herzl ve Siyonizm”, (ANASAY, 2017)</ref> Theodor Herzl tarafında siyasi bir kavram haline getirilen “Siyonizm” tam da bu yurt bulma tartışmalarının ortaya çıktığı dönemde gündeme gelmiştir.  
  
Yahudilerin maruz kaldığı anti-semitizm ve asimilasyon çalışmalarından kurtulmak için kendilerine bir yurt edinmeleri gerekmekteydi. Nereyi kendilerine yurt edinmeleri gerektiğinin cevabı ise Theodor Herzl’de idi.  
+
Yahudilerin maruz kaldığı Anti-Semitizm ve asimilasyon çalışmalarından kurtulmak için kendilerine bir yurt edinmeleri gerekmekteydi. Nereyi kendilerine yurt edinmeleri gerektiğinin cevabı ise Theodor Herzl’de idi.  
  
 
Siyonizm kelimesinin kökeni ise Kudüs’ün yakınlarında bulunan Zion Dağı’ndan gelmektedir. Siyonizm kelimesinin kökü "Siyon" sözcüğünden gelmektedir ve Musevi tarihi boyunca Kudüs ile eş anlamlı olarak kullanılmıştır. ''Bu kelimeye Filistin’deki birinci Musevi tapınağının Babiller tarafından yıkılmasından sonra bir anlam verilmiş ve Siyon yurtlarından kovulmuş Yahudi halkının Filistin’e dönme arzusunu ve özlemini benliğinde toplayan bir duygu olmuştur.''<ref>A. Boyer, “Siyonizm’in Kökenleri” Çev. Nezih Uzel, (İletişim Yayınları, 1995)</ref> ''Siyonizm, Musevilerin Siyon dedikleri Kudüs ve dolaylarına dönme ve o kutsal topraklarda Süleyman tapınağını yeniden inşa etme rüyası olarak, Eski Ahit’in ana prensibini oluşturur.''<ref>Ş. Sand, “Yahudi Halkı Nasıl İcat Edildi”, Çev. Işık Ergüden, (Doğan Kitap, 2011)</ref>
 
Siyonizm kelimesinin kökeni ise Kudüs’ün yakınlarında bulunan Zion Dağı’ndan gelmektedir. Siyonizm kelimesinin kökü "Siyon" sözcüğünden gelmektedir ve Musevi tarihi boyunca Kudüs ile eş anlamlı olarak kullanılmıştır. ''Bu kelimeye Filistin’deki birinci Musevi tapınağının Babiller tarafından yıkılmasından sonra bir anlam verilmiş ve Siyon yurtlarından kovulmuş Yahudi halkının Filistin’e dönme arzusunu ve özlemini benliğinde toplayan bir duygu olmuştur.''<ref>A. Boyer, “Siyonizm’in Kökenleri” Çev. Nezih Uzel, (İletişim Yayınları, 1995)</ref> ''Siyonizm, Musevilerin Siyon dedikleri Kudüs ve dolaylarına dönme ve o kutsal topraklarda Süleyman tapınağını yeniden inşa etme rüyası olarak, Eski Ahit’in ana prensibini oluşturur.''<ref>Ş. Sand, “Yahudi Halkı Nasıl İcat Edildi”, Çev. Işık Ergüden, (Doğan Kitap, 2011)</ref>
  
===İlk Siyonist Kongre===
+
==Siyonist Kongreler==
 
[[Dosya:İlk Siyonist Kongre.jpg|küçükresim|sağ|İlk Siyonist Kongre'de Kullanılan Bayrak]]
 
[[Dosya:İlk Siyonist Kongre.jpg|küçükresim|sağ|İlk Siyonist Kongre'de Kullanılan Bayrak]]
  
Yahudileri birleştirmeye ve Siyonizmi uluslararası arenada hatrı sayılır bir aktör haline getirmeyi kendine amaç edinen Herzl, Yahudileri birleştirmeye çalışmıştır. Bunu yapabilmenin yolu ise Siyonizmi benimseyecek kişileri bir araya getirecek bir kongre düzenlemek idi. Yapılan hazırlıklar neticesinde, 29 Ağustos 1897’de Basel’de  Birinci Siyonist Kongre toplanmıştır. ''Kongrenin yapıldığı Stadt Gazinosunun girişine altı köşeli yıldızlı Siyonist bayrağı çekilmiş; delegeler fraklarıyla salonu doldurmuşlardı. Herzl, Siyonist Hareket’i yasama yetkisini üzerine alacak bir temsilciler meclisi gibi düşünüyordu. Ona göre, bu meclisin yapısı ve eylemleri herhangi bir milli meclis gibi olmalıydı. “Shekel” adı verilen, vergi niteliği taşıyan meblağı mahalli Siyonist cemiyetlerine yatıran her Musevi, mecliste temsilcilerini seçme hakkına sahip olacaktı.''<ref>H. Tokgöz, “İsrail Devleti’nin Kuruluşunda Theodor Herzl ve Siyonizm”, (ANASAY, 2017)</ref> Kongre sonrasında Herzl günlüğüne şu notları düşmüştür; ''Basel’de Yahudi Devleti’ni kurdum. Eğer bugün bunu açıklarsam, herkes beni alaya alır. Oysa belki 5 fakat şüphesiz 50 yıl içinde herkes bu gerçeği görecektir. Yahudi Devleti’nin varlığı manevi temellere oturtulmuştur, bu devlet Yahudi halkının bu konudaki istek ve azmi ile kurulmuştur.'' Herzl’e göre Yahudiler, kendi devletlerini kurmadıkça baskı altından kurtulamayacak ve öz benliklerini kaybedeceklerdi.  
+
Yahudileri birleştirmeye ve Siyonizmi uluslararası arenada hatrı sayılır bir aktör haline getirmeyi kendine amaç edinen Herzl, Yahudileri birleştirmeye çalışmıştır. Bunu yapabilmenin yolu ise Siyonizmi benimseyecek kişileri bir araya getirecek bir kongre düzenlemek idi. Yapılan hazırlıklar neticesinde, 29 Ağustos 1897’de Basel’de  '''Birinci Siyonist Kongre''' toplanmıştır. ''Kongrenin yapıldığı Stadt Gazinosunun girişine altı köşeli yıldızlı Siyonist bayrağı çekilmiş; delegeler fraklarıyla salonu doldurmuşlardı. Herzl, Siyonist Hareket’i yasama yetkisini üzerine alacak bir temsilciler meclisi gibi düşünüyordu. Ona göre, bu meclisin yapısı ve eylemleri herhangi bir milli meclis gibi olmalıydı. “Shekel” adı verilen, vergi niteliği taşıyan meblağı mahalli Siyonist cemiyetlerine yatıran her Musevi, mecliste temsilcilerini seçme hakkına sahip olacaktı.''<ref>H. Tokgöz, “İsrail Devleti’nin Kuruluşunda Theodor Herzl ve Siyonizm”, (ANASAY, 2017)</ref> Kongre sonrasında Herzl günlüğüne şu notları düşmüştür; ''Basel’de Yahudi Devleti’ni kurdum. Eğer bugün bunu açıklarsam, herkes beni alaya alır. Oysa belki 5 fakat şüphesiz 50 yıl içinde herkes bu gerçeği görecektir. Yahudi Devleti’nin varlığı manevi temellere oturtulmuştur, bu devlet Yahudi halkının bu konudaki istek ve azmi ile kurulmuştur.'' Herzl’e göre Yahudiler, kendi devletlerini kurmadıkça baskı altından kurtulamayacak ve öz benliklerini kaybedeceklerdi.  
 +
 
 +
[[Dosya:Gettyimages-56465215-612x612.jpg|küçükresim|sol|Theodor Herzl Açılış Konuşmasını Yapıyor]]
 +
 
 +
Yapılan bu kongrede konuşulan önemli bir diğer husus ise ülke toprağının neresi olacağıydı. Siyonizm’in ilk hedefi Filistin değil, herhangi bir toprak parçasıydı. İngilizlerle yapılan görüşmelerde Arjantin, Sina Yarımadası, Kıbrıs, Arjantin gibi yerlerin adı geçmişti. Theodor Herzl’in Uganda’yı da bu seçenekler arasında düşündüğü bazı kaynaklarda yer almaktadır. Yedi yıl arayla yapılan siyonist kongrelerin sonucu ise Filistin’den yana olmuştur.
 +
 
 +
'''İkinci Siyonist Kongre''' ise 1898’de Basel’de toplanmıştır. Bu kongrede fon toplamayı ve lobi desteği sağlanması amaçlanmıştır. Kongre üç gün sürmüştür ve birçok farklı ülkeden delegeler katılım sağlamıştır.
 +
 
 +
'''Beşinci Siyonist Kongresi'''’nde, Yahudi Ulusal Fon’u kurulmuştur. Bu tüzüğe göre, Filistin’den alınan toprakların Yahudi olmayan hiçbir kimseye verilmeyeceği kararlaştırılmıştır.
 +
 
 +
Siyonist Kongreler, 1897’den 1901 yılına kadar her yıl yapılmıştır. Sonrasında ise iki yılda bir olacak şekilde yapılmaya devam etmiştir.
 +
 
 +
 
  
  

10.07, 3 Mayıs 2021 itibarı ile sayfanın şu anki hâli

İlk Yerleşimciler

Siyonizm, dünyanın farklı bölgelerinde yaşayan Yahudileri onlar için kutsal sayılan topraklarda bir araya getirerek Yahudi Devleti kurulmasını amaçlayan, milliyetçilik temelli bir siyasi harekettir. Yahudiler’in kendi devletlerini kurmayı istemelerinin sebebi ise 19. yüzyılın sonlarına doğru [1] Avrupa’da Anti-Semitist hareketlerin artmasıdır.

Siyonizm kavramının ise günümüz jargonuna kazandırılması 1893 yılına dayanmaktadır. Avusturyalı bir gazeteci-yazar olan Nathan Birnbaum, 1893 yılında yayınladığı “Die Nationale Wiedergeburt der Juedischen Volkes in seinem Lande als Mittel zur Loesung der Judenfrage” isimli eserinde Siyonizm kavramını ilk kez kullanmıştır. Siyonizmi siyasi bir hareket haline getirecek olan kişi ise Theodor Herzl’dir.

Yahudiler’in yerleşim yeri olarak bilhassa Filistin bölgesini seçmelerinin nedeni ise bu toprakların üç semavi dinin doğuşunun ana merkezi olmasıdır. Bu topraklar içerisinde bulunan Kudüs, bu üç semavi din için de kutsal bir bölgedir. Kudüs’ün kutsal bir şehir olması sebebiyle de tarih boyunca birçok dinsel çatışmalar olmuştur.[2] Bunun yanı sıra, Yahudiler’in inancına göre Filistin bölgesi kendileri için vaadedilmiş topraktır.

Siyonizm'in Tarihçesi

Yahudiler, Avrupa tarihi boyunca istenmeyen bir topluluk olmuşlardır. Bulundukları yerden bir şekilde sürekli göç etmek durumunda kalmışlardır. Bu durum modern çağa kadar böyle devam etmiştir. Bunun altında yatan sebep ise Hristiyan inanışa sahip olan Avrupalılara göre Yahudiler'in “Hz. İsa’nın Katilleri” olmalarıydı. Bu sebeple de Yahudilere mesafeli davranmışlardır. [3] Ancak, 1789 Fransız İhtilali sonrası Avrupa’ya yayılan özgürlükçü ve milliyetçi bakış açısı orada yaşayan Yahudileri de etkilemiştir. İhtilal sonucunda Avrupa’da etkili olan katı Hristiyan düşüncelerde de azalma görülmüştür. Bunun etkisi ile birlikte kilisenin de gücü azalmaya başlamıştır. İhtilal sonrasında Yahudiler özgürleşmeye başlamışlardır ve bunun etkisiyle devletin birçok kademesinde yer almaya başlamışlardır. Zaman içerisinde güçlerini daha da artırmışlardır.

İhtilal’in Yahudilere bir diğer faydası ise dini değerlerden azalan boşluğu milliyetçilik kavramının doldurmasıydı. Milliyetçiliğin etkisi ile birlikte bağımsızlığını kazanmak ve kendi topraklarında özgürce yaşamak isteyen milletlerin sayısı artmıştır. Homojen bir millet kurma amacı güden bu devletler Yahudiler için ciddi bir soruyu gündeme getirdi: Yahudiler de Fransızlar, İngilizler gibi müstakil birer ulus muydular?[4] Theodor Herzl tarafında siyasi bir kavram haline getirilen “Siyonizm” tam da bu yurt bulma tartışmalarının ortaya çıktığı dönemde gündeme gelmiştir.

Yahudilerin maruz kaldığı Anti-Semitizm ve asimilasyon çalışmalarından kurtulmak için kendilerine bir yurt edinmeleri gerekmekteydi. Nereyi kendilerine yurt edinmeleri gerektiğinin cevabı ise Theodor Herzl’de idi.

Siyonizm kelimesinin kökeni ise Kudüs’ün yakınlarında bulunan Zion Dağı’ndan gelmektedir. Siyonizm kelimesinin kökü "Siyon" sözcüğünden gelmektedir ve Musevi tarihi boyunca Kudüs ile eş anlamlı olarak kullanılmıştır. Bu kelimeye Filistin’deki birinci Musevi tapınağının Babiller tarafından yıkılmasından sonra bir anlam verilmiş ve Siyon yurtlarından kovulmuş Yahudi halkının Filistin’e dönme arzusunu ve özlemini benliğinde toplayan bir duygu olmuştur.[5] Siyonizm, Musevilerin Siyon dedikleri Kudüs ve dolaylarına dönme ve o kutsal topraklarda Süleyman tapınağını yeniden inşa etme rüyası olarak, Eski Ahit’in ana prensibini oluşturur.[6]

Siyonist Kongreler

İlk Siyonist Kongre'de Kullanılan Bayrak

Yahudileri birleştirmeye ve Siyonizmi uluslararası arenada hatrı sayılır bir aktör haline getirmeyi kendine amaç edinen Herzl, Yahudileri birleştirmeye çalışmıştır. Bunu yapabilmenin yolu ise Siyonizmi benimseyecek kişileri bir araya getirecek bir kongre düzenlemek idi. Yapılan hazırlıklar neticesinde, 29 Ağustos 1897’de Basel’de Birinci Siyonist Kongre toplanmıştır. Kongrenin yapıldığı Stadt Gazinosunun girişine altı köşeli yıldızlı Siyonist bayrağı çekilmiş; delegeler fraklarıyla salonu doldurmuşlardı. Herzl, Siyonist Hareket’i yasama yetkisini üzerine alacak bir temsilciler meclisi gibi düşünüyordu. Ona göre, bu meclisin yapısı ve eylemleri herhangi bir milli meclis gibi olmalıydı. “Shekel” adı verilen, vergi niteliği taşıyan meblağı mahalli Siyonist cemiyetlerine yatıran her Musevi, mecliste temsilcilerini seçme hakkına sahip olacaktı.[7] Kongre sonrasında Herzl günlüğüne şu notları düşmüştür; Basel’de Yahudi Devleti’ni kurdum. Eğer bugün bunu açıklarsam, herkes beni alaya alır. Oysa belki 5 fakat şüphesiz 50 yıl içinde herkes bu gerçeği görecektir. Yahudi Devleti’nin varlığı manevi temellere oturtulmuştur, bu devlet Yahudi halkının bu konudaki istek ve azmi ile kurulmuştur. Herzl’e göre Yahudiler, kendi devletlerini kurmadıkça baskı altından kurtulamayacak ve öz benliklerini kaybedeceklerdi.

Theodor Herzl Açılış Konuşmasını Yapıyor

Yapılan bu kongrede konuşulan önemli bir diğer husus ise ülke toprağının neresi olacağıydı. Siyonizm’in ilk hedefi Filistin değil, herhangi bir toprak parçasıydı. İngilizlerle yapılan görüşmelerde Arjantin, Sina Yarımadası, Kıbrıs, Arjantin gibi yerlerin adı geçmişti. Theodor Herzl’in Uganda’yı da bu seçenekler arasında düşündüğü bazı kaynaklarda yer almaktadır. Yedi yıl arayla yapılan siyonist kongrelerin sonucu ise Filistin’den yana olmuştur.

İkinci Siyonist Kongre ise 1898’de Basel’de toplanmıştır. Bu kongrede fon toplamayı ve lobi desteği sağlanması amaçlanmıştır. Kongre üç gün sürmüştür ve birçok farklı ülkeden delegeler katılım sağlamıştır.

Beşinci Siyonist Kongresi’nde, Yahudi Ulusal Fon’u kurulmuştur. Bu tüzüğe göre, Filistin’den alınan toprakların Yahudi olmayan hiçbir kimseye verilmeyeceği kararlaştırılmıştır.

Siyonist Kongreler, 1897’den 1901 yılına kadar her yıl yapılmıştır. Sonrasında ise iki yılda bir olacak şekilde yapılmaya devam etmiştir.




Hazırlayan: Dilek Keçeci

  1. M. K. Öke, “Osmanlı İmparatorluğu, Siyonizm ve Filistin Sorunu 1880-1914”, (Marife, 2006)
  2. S. Kızıloğlu, “İsrail Devleti’nin Kuruluşuna Kadar Geçen Süreçte Yahudiler ve Siyonizm’in Gelişimi”, (Kırıkkale Üniveristesi S.B.E. Tarih A.B.D. Yüksek Lisans Tezi, 2012)
  3. K. Marx, “On The Jewish Question”, (Deutsch-Französische Jahrbücher, 1843)
  4. H. Tokgöz, “İsrail Devleti’nin Kuruluşunda Theodor Herzl ve Siyonizm”, (ANASAY, 2017)
  5. A. Boyer, “Siyonizm’in Kökenleri” Çev. Nezih Uzel, (İletişim Yayınları, 1995)
  6. Ş. Sand, “Yahudi Halkı Nasıl İcat Edildi”, Çev. Işık Ergüden, (Doğan Kitap, 2011)
  7. H. Tokgöz, “İsrail Devleti’nin Kuruluşunda Theodor Herzl ve Siyonizm”, (ANASAY, 2017)