"Anasayfa" sayfasının sürümleri arasındaki fark

TUİÇ Sözlük sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla
3. satır: 3. satır:
 
==Uluslararası İlişkiler Tarihi==
 
==Uluslararası İlişkiler Tarihi==
  
Bir tanım olarak uluslararası ilişkiler, derine inmeden düz bir çerçevede incelendiği zaman ulusların arasındaki ilişkiler olarak yorumlanabilir. Fakat, bu tanım ekseninde yola çıkmak, arkasında birçok etken ve aktörü eksik bırakacağı için yanlış olacaktır. Uluslararası ilişkiler disiplini, özne olarak bireyden başlayıp, devlet ve ulus - devlete kadar uzanan geniş bir yelpazeye sahiptir. Bu sebeple ilk olarak ''uluslararası'' kavramının evrimine bakılmalıdır. Böylece kavramın tarihi, uluslararası ilişkilerin biyografisini de gözler önüne serecektir [1] .
+
Bir tanım olarak [[uluslararası ilişkiler]], derine inmeden düz bir çerçevede incelendiği zaman ulusların arasındaki ilişkiler olarak yorumlanabilir. Fakat, bu tanım ekseninde yola çıkmak, arkasında birçok etken ve aktörü eksik bırakacağı için yanlış olacaktır. Uluslararası ilişkiler disiplini, özne olarak bireyden başlayıp, devlet ve ulus - devlete kadar uzanan geniş bir yelpazeye sahiptir. Bu sebeple ilk olarak ''uluslararası'' kavramının evrimine bakılmalıdır. Böylece kavramın tarihi, uluslararası ilişkilerin biyografisini de gözler önüne serecektir [1] .
  
Disiplinin tarihi yazılırken, geleneksel literatürde başlangıç yılı olarak egemen devletlerin birbirleri ile olan ilişkilerinin başladığı zaman dilimi esas alınır. Bu model referans alındığında, modern anlamda ulus-devletlerin kurulması ve devletler arası sistemin inşası XV. ya da XVI. yüzyıla kadar götürülebilir. [2] Ancak, 1648 yılında imzalanan Westphalia Antlaşması kurumsallık ve pratik sonuçları bakımından asıl milat noktası olarak kabul edilmektedir. [3] Bu söylem, XVII. yüzyıldan önce uluslar arasında ilişkiler olmadığı anlamına gelmemelidir. Tarihsel bağlamda uluslararası ilişkileri Sümer Site devletlerine kadar götürmek mümkündür. Kadeş Anlaşması, Thucydides'in Peleponezya Savaşları Tarihi adlı çalışması, Kautilya'nın kaleme aldığı Arthasastra, Sun Tzu'nun strateji ve askeri taktikler konusunda kaleme aldığı Savaş Sanatı, Konfüçyüs ve Mencius'un, Wilson ve Nehru'yu haber veren etik ve politikaya yönelik söylemleri ile Antik Yunan ve Helenistik dönemi felsefecilerinin çalışmaları uluslararası ilişkilerin cereyan ettiğinin en büyük göstergeleri olarak incelenebilir. Modern anlamda olmasa da bu tabloya baktığımız zaman tarihsel süreç her seferinde uluslar arası ilişkileri karşımıza çıkarmıştır. Olaylar kümesini beraberinde getiren tarih, bu duruma terimsel olarak bir yaklaşımda bulunma gereğini ortaya çıkarmış ve ilk olarak F. Halliday ''uluslararası'' kavramını kendisinin kullandığını iddia etmiştir. [4] Ancak genellikle Fransız İhtilali'nin ortaya çıktığı dönemde Jeremy Bentham'ın bu kavramı An Introduction to the Principles of Morals and Legislation adlı çalışmasında kullanıldığı ileri sürülür. Kavramın ne zaman kullanıldığı ile ilgili net bir fikir birliği yoktur.
+
Disiplinin tarihi yazılırken, geleneksel literatürde başlangıç yılı olarak egemen devletlerin birbirleri ile olan ilişkilerinin başladığı zaman dilimi esas alınır. Bu model referans alındığında, modern anlamda ulus-devletlerin kurulması ve devletler arası sistemin inşası XV. ya da XVI. yüzyıla kadar götürülebilir. [2] Ancak, [[1648]] yılında imzalanan [[Westphalia Antlaşması]] kurumsallık ve pratik sonuçları bakımından asıl milat noktası olarak kabul edilmektedir. [3] Bu söylem, XVII. yüzyıldan önce uluslar arasında ilişkiler olmadığı anlamına gelmemelidir. Tarihsel bağlamda uluslararası ilişkileri Sümer Site devletlerine kadar götürmek mümkündür. Kadeş Anlaşması, Thucydides'in Peleponezya Savaşları Tarihi adlı çalışması, Kautilya'nın kaleme aldığı Arthasastra, Sun Tzu'nun strateji ve askeri taktikler konusunda kaleme aldığı Savaş Sanatı, Konfüçyüs ve Mencius'un, Wilson ve Nehru'yu haber veren etik ve politikaya yönelik söylemleri ile Antik Yunan ve Helenistik dönemi felsefecilerinin çalışmaları uluslararası ilişkilerin cereyan ettiğinin en büyük göstergeleri olarak incelenebilir. Modern anlamda olmasa da bu tabloya baktığımız zaman tarihsel süreç her seferinde uluslar arası ilişkileri karşımıza çıkarmıştır. Olaylar kümesini beraberinde getiren tarih, bu duruma terimsel olarak bir yaklaşımda bulunma gereğini ortaya çıkarmış ve ilk olarak [[F. Halliday]] ''uluslararası'' kavramını kendisinin kullandığını iddia etmiştir. [4] Ancak genellikle Fransız İhtilali'nin ortaya çıktığı dönemde Jeremy Bentham'ın bu kavramı An Introduction to the Principles of Morals and Legislation adlı çalışmasında kullanıldığı ileri sürülür. Kavramın ne zaman kullanıldığı ile ilgili net bir fikir birliği yoktur.
 
...
 
...
  

19.33, 7 Ekim 2020 tarihindeki hâli

Ayın Sayfası

Uluslararası İlişkiler Tarihi

Bir tanım olarak uluslararası ilişkiler, derine inmeden düz bir çerçevede incelendiği zaman ulusların arasındaki ilişkiler olarak yorumlanabilir. Fakat, bu tanım ekseninde yola çıkmak, arkasında birçok etken ve aktörü eksik bırakacağı için yanlış olacaktır. Uluslararası ilişkiler disiplini, özne olarak bireyden başlayıp, devlet ve ulus - devlete kadar uzanan geniş bir yelpazeye sahiptir. Bu sebeple ilk olarak uluslararası kavramının evrimine bakılmalıdır. Böylece kavramın tarihi, uluslararası ilişkilerin biyografisini de gözler önüne serecektir [1] .

Disiplinin tarihi yazılırken, geleneksel literatürde başlangıç yılı olarak egemen devletlerin birbirleri ile olan ilişkilerinin başladığı zaman dilimi esas alınır. Bu model referans alındığında, modern anlamda ulus-devletlerin kurulması ve devletler arası sistemin inşası XV. ya da XVI. yüzyıla kadar götürülebilir. [2] Ancak, 1648 yılında imzalanan Westphalia Antlaşması kurumsallık ve pratik sonuçları bakımından asıl milat noktası olarak kabul edilmektedir. [3] Bu söylem, XVII. yüzyıldan önce uluslar arasında ilişkiler olmadığı anlamına gelmemelidir. Tarihsel bağlamda uluslararası ilişkileri Sümer Site devletlerine kadar götürmek mümkündür. Kadeş Anlaşması, Thucydides'in Peleponezya Savaşları Tarihi adlı çalışması, Kautilya'nın kaleme aldığı Arthasastra, Sun Tzu'nun strateji ve askeri taktikler konusunda kaleme aldığı Savaş Sanatı, Konfüçyüs ve Mencius'un, Wilson ve Nehru'yu haber veren etik ve politikaya yönelik söylemleri ile Antik Yunan ve Helenistik dönemi felsefecilerinin çalışmaları uluslararası ilişkilerin cereyan ettiğinin en büyük göstergeleri olarak incelenebilir. Modern anlamda olmasa da bu tabloya baktığımız zaman tarihsel süreç her seferinde uluslar arası ilişkileri karşımıza çıkarmıştır. Olaylar kümesini beraberinde getiren tarih, bu duruma terimsel olarak bir yaklaşımda bulunma gereğini ortaya çıkarmış ve ilk olarak F. Halliday uluslararası kavramını kendisinin kullandığını iddia etmiştir. [4] Ancak genellikle Fransız İhtilali'nin ortaya çıktığı dönemde Jeremy Bentham'ın bu kavramı An Introduction to the Principles of Morals and Legislation adlı çalışmasında kullanıldığı ileri sürülür. Kavramın ne zaman kullanıldığı ile ilgili net bir fikir birliği yoktur. ...


Sayfanın tamamı ve kaynaklar için: Uluslarası İlişkiler Tarihi ------> [1]

Duyurular

  • LinkedIn sayfamız kullanıma sunulmuştur.
   https://www.linkedin.com/company/uliwiki/
  • UliWiki'de dört ana başlık altında içerik üretilecektir. Bunlar sol menüde gördüğünüz, Uluslararası İlişkiler, Hukuk, İktisat ve Siyaset Bilimi'dir
  • Sisteme üye olduktan sonra bu ana başlıkların içerisine alt başlıklarını ekleyebilirsiniz.Nasıl veri gireceğiniz hakkında yardım için UliWiki:Yardım'ı ziyaret ediniz.
  • Yaratılan indekslere göre içerik üretmek, takibi ve kaynak kontrolünde hız kazandıracağı için bu yöntem seçilmiştir.