Petrol Krizi
1973 yılında gerçekleşen ve devamında tüm dünyada büyük bir etki yaratan Petrol Krizi; 1973 yılının Ekim ayında gerçekleşen Arap – İsrail savaşı sırasında İsrail’e destek veren Batılı devletlere yönelik OAPEC (Petrol İhraç Eden Arap Ülkeleri Birliği) üye devletleri tarafından uygulanan petrol ambargosudur.
Petrol İhraç Eden Arap Ülkeleri Birliği (OAPEC) devletleri OPEC üyesi Arap ülkeleri ve Suriye ve Mısır’dan oluşmaktadır.
Krizin Oluşum Süreci
Petrol krizine giden sürecin başlangıcı 1940’lı yılların sonunda başlayan İsrail – Arap çatışmalarıdır. Daha sonra 1967 yılında gerçekleşen İsrail ve Arap komşuları Mısır, Ürdün, Suriye arasında gerçekleşen Altı Gün Savaşı da krize giden yolda bölgesel olarak önemlidir. Altı Gün Savaşı’nın İsrail’in zaferi ile sonuçlanması ve Filistin’in “Gazze Şeridi” ile “Batı Şeria” toprakları dahil kendi toprağını 4 katına çıkarması Petrol Krizine giden yolda önemli bir etkendir.
Krizin oluşmasını tetikleyen kritik gelişmelerden birisi de bu gelişmelerin akabinde 6 Ekim 1973 tarihinde Suriye ve Mısır’ın anlaşmalı olarak İsrail’e saldırması ve daha sonra Arap – İsrail Savaşı’nın başlamasıdır.[1] Amerika Birleşik Devletleri’nin İsrail’i desteklediği düşüncesi Arap ülkelerinin Batılı devletler için önem teşkil eden bir kaynak olan petrolü siyasi bir baskı[2] aracı olarak kullanmasına sebep olmuştur.
Krizin Ortaya Çıkışı
17 Ekim 1973’te Kuveyt’te toplanan OAPEC üyeleri Filistin halkının yasal hakları güvenceye alınması ve İsrail’in ele geçirdiği topraklardan geri çekilmesi sağlanana kadar 1 Ekim’de başlamak üzere petrol üretiminde her ay yüzde 5 oranında bir azaltma uygulanması yönünde karar aldılar.[3] Bu kararın sonucu tüm dünya ekonomilerinde etkili olan petrol krizini ortaya çıkarmıştır.
Devam eden süreçte ABD’ye yaptırım uygulayabilmek ve İsrail’e desteği kırabilmek amacıyla önce Libya, ardından diğer OPEC üyeleri ambargoya karar vermiş ve Hollanda ile Batı Avrupa’dan başlayarak Japonya’ya dek uygulama alanı genişletilmiştir.[4]
Petrol Krizinin Sonuçları
Petrol krizi, ambargonun uygulanmaya başlamasıyla kısa sürede sonuç vermeye başlamıştır. Kısa vadeli en keskin etkisi ise Avrupa’da hissedilmiştir. Avrupa’nın dışında, küresel çapta gerçekleşen ticaret hacminde de daralma yaşanmıştır.[5] Ekim ayında yaşanan Arap-İsrail savaşının doğurduğu sonuçlar ve Arap ülkelerinin petrol ihracatının “ambargo” kapsamında kısa bir süre için azaltılması, petrol üreten ülke hükümetlerini fiyatları giderek daha da yükseltmeye teşvik etmiştir.[6] Petrol fiyatlarının yükselmesi bir taraftan maliyet artışını gündeme getirirken, diğer taraftan petrol ihracatçısı ülkelerin giderek zenginleşmesini sağlamıştır. Bundan sonra petrol ihracatçısı ülkelere akan sermaye “petro dolar” olarak adlandırılmıştır.[7]
1973 yılında gerçekleşen Petrol Krizi günümüzde dahi uluslararası ilişkiler açısından önemli bir yer teşkil etmektedir. Petrol Krizi sonrası yaşanan gelişmeler devletlerarası ilişkilerin yönünü belirleyen bir etmen olmakla birlikte farklı bilim ve disiplinlerde de etkiye sahip olmaya devam etmektedir.
Hazırlayan: Hatice Yağmur Kara
- ↑ Öztürk, Salih & Saygın Demir, Selin. (2020). THE ECONOMIC EFFECTS OF THE 1973 OIL CRISIS AND STAGFLATION CASE.
- ↑ Öztürk, Salih & Saygın Demir, Selin. (2020). THE ECONOMIC EFFECTS OF THE 1973 OIL CRISIS AND STAGFLATION CASE.
- ↑ Öztürk, Salih & Saygın Demir, Selin. (2020). THE ECONOMIC EFFECTS OF THE 1973 OIL CRISIS AND STAGFLATION CASE.
- ↑ Örki, Armağan. (2019). 1973 PETROL KRİZİ VE SONUÇLARI.
- ↑ Örki, Armağan. (2019). 1973 PETROL KRİZİ VE SONUÇLARI.
- ↑ Öztürk, Salih & Saygın Demir, Selin. (2020). THE ECONOMIC EFFECTS OF THE 1973 OIL CRISIS AND STAGFLATION CASE.
- ↑ Öztürk, Salih & Saygın Demir, Selin. (2020). THE ECONOMIC EFFECTS OF THE 1973 OIL CRISIS AND STAGFLATION CASE.