"Humeyni Rejimi" sayfasının sürümleri arasındaki fark

TUİÇ Sözlük sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla
3. satır: 3. satır:
 
Bu dönemde kurulan "Devrim Mahkemeleri" Şah taraftarlarına müdafaa hakkı tanınmadan idam edilmişlerdir. Humeyni yargılamada savunma avukatlarının bulunmasını onaylamayarak, "Suçluların mutlaka yargılanacağını ve idam edileceğini" bildirerek Devrim Mahkemeleri Reisi Halhali'ye cesaret vermiştirica ve bunun üzerine Halhali rejim karakterini ortaya koyan açıklamayı yapmıştır : "Devrim Mahkemeleri İran milletinin nefretinden çıkmıştı ve bu insanlar İslam kurallarından başka kural kabul etmezler." Fakat Humeyni ve Devrim Mahkemeleri Reisinin bu açıklamalarına rağmen bir kısım din adamlarının, insanları sorgusuz sualsiz idam mangaları önüne gönderilmesinin İslâmiyet namına utanç verici bir hareket olduğunu söylemişlerdir. Devrim Muhafızlarının böyle baskı ve terör hareketlerine daha fazla direnç gösteremeyen Başbakan Bazergan 6 Kasım 1979'da istifade etmek durumunda kalmıştır.
 
Bu dönemde kurulan "Devrim Mahkemeleri" Şah taraftarlarına müdafaa hakkı tanınmadan idam edilmişlerdir. Humeyni yargılamada savunma avukatlarının bulunmasını onaylamayarak, "Suçluların mutlaka yargılanacağını ve idam edileceğini" bildirerek Devrim Mahkemeleri Reisi Halhali'ye cesaret vermiştirica ve bunun üzerine Halhali rejim karakterini ortaya koyan açıklamayı yapmıştır : "Devrim Mahkemeleri İran milletinin nefretinden çıkmıştı ve bu insanlar İslam kurallarından başka kural kabul etmezler." Fakat Humeyni ve Devrim Mahkemeleri Reisinin bu açıklamalarına rağmen bir kısım din adamlarının, insanları sorgusuz sualsiz idam mangaları önüne gönderilmesinin İslâmiyet namına utanç verici bir hareket olduğunu söylemişlerdir. Devrim Muhafızlarının böyle baskı ve terör hareketlerine daha fazla direnç gösteremeyen Başbakan Bazergan 6 Kasım 1979'da istifade etmek durumunda kalmıştır.
 
Devlet idaresinde yeterli tecrübeyi elde eden Humeyni, İslām presipleri (Şii presipler) çerçevesinde bir anayasa hazırlamıştır. Bu anayasa din adamlarına idari makamlarda vazife vermiştir. Humeyni'nin başında olduğu İran İslam Cumhuriyeti rejiminin sistemine göre dört yılda bir büyük yetkileri olan bir Cumhurbaşkanı seçilecektir.
 
Devlet idaresinde yeterli tecrübeyi elde eden Humeyni, İslām presipleri (Şii presipler) çerçevesinde bir anayasa hazırlamıştır. Bu anayasa din adamlarına idari makamlarda vazife vermiştir. Humeyni'nin başında olduğu İran İslam Cumhuriyeti rejiminin sistemine göre dört yılda bir büyük yetkileri olan bir Cumhurbaşkanı seçilecektir.
{{Prof.Dr.Mehmet Saray, Türk İran İlişkileri, Ankara 1999}}
+
{{Kaynakça: Prof.Dr.Mehmet Saray, Türk İran İlişkileri, Ankara 1999}}

01.22, 3 Nisan 2018 tarihindeki hâli

Humeyni dışarıdan, arkadaşları ve taraftarları içeriden Şah idaresine karşı olan faaliyetlerini hızla sürdürüyorlardı. Her iki tarafın birbirleriyle olan mücadelesi İran'da büyük tahribatların meydana gelmesine sebep olmuştu. Humeyni, Şah'ın icraatlerindeki hatalarını sıkı takip etmesiyle halkın gözünde bir kurtarıcı sıfatı aldı. Şah, hem tahtını hem İran'ı bu mücadelenin kanlı bir boyuta geçmesi üzerine 16 Şubat 1979'da terk etmek durumunda kaldı. Ayrıca bu tarihte Şah'a bağlı tüm kuvvetler Humeyni'nin kontrolüne geçti. Humeyni ilk olarak "İslâm Devrim Konseyi" niye kurdu ve bunu takiben "Merkezi Komite" kuruldu. Lakin bu kurulan konsey ve komite ile ülkeyi doğrudan kontrol etmek mümkün olmadığından, bürokrat olan Mehdi Bazergan hükümeti kurmak üzere görevlendirildi. Bu dönemde kurulan "Devrim Mahkemeleri" Şah taraftarlarına müdafaa hakkı tanınmadan idam edilmişlerdir. Humeyni yargılamada savunma avukatlarının bulunmasını onaylamayarak, "Suçluların mutlaka yargılanacağını ve idam edileceğini" bildirerek Devrim Mahkemeleri Reisi Halhali'ye cesaret vermiştirica ve bunun üzerine Halhali rejim karakterini ortaya koyan açıklamayı yapmıştır : "Devrim Mahkemeleri İran milletinin nefretinden çıkmıştı ve bu insanlar İslam kurallarından başka kural kabul etmezler." Fakat Humeyni ve Devrim Mahkemeleri Reisinin bu açıklamalarına rağmen bir kısım din adamlarının, insanları sorgusuz sualsiz idam mangaları önüne gönderilmesinin İslâmiyet namına utanç verici bir hareket olduğunu söylemişlerdir. Devrim Muhafızlarının böyle baskı ve terör hareketlerine daha fazla direnç gösteremeyen Başbakan Bazergan 6 Kasım 1979'da istifade etmek durumunda kalmıştır. Devlet idaresinde yeterli tecrübeyi elde eden Humeyni, İslām presipleri (Şii presipler) çerçevesinde bir anayasa hazırlamıştır. Bu anayasa din adamlarına idari makamlarda vazife vermiştir. Humeyni'nin başında olduğu İran İslam Cumhuriyeti rejiminin sistemine göre dört yılda bir büyük yetkileri olan bir Cumhurbaşkanı seçilecektir. Şablon:Kaynakça: Prof.Dr.Mehmet Saray, Türk İran İlişkileri, Ankara 1999