"Fatin Rüştü Zorlu" sayfasının sürümleri arasındaki fark

TUİÇ Sözlük sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla
("Hayatı: 1910 yılında İstanbul Eminönü’nde dünyaya gelen Zorlu’nun babası İbrahim Rüştü Paşa, annesi Hatice Güzide Hanım’dır. Soyadları..." içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu)
 
 
(Bir diğer kullanıcıdan 6 ara revizyon gösterilmiyor)
1. satır: 1. satır:
Hayatı:
+
[[Dosya:Anadolu ajansı Küçük.png|küçükresim|284x284pik|Fatin Rüştü Zorlu / Fotoğraf: Anadolu Ajansı]]
 +
Fatin Rüştü Zorlu, 1910 yılında Eminönü'nde dünyaya gelen eski Türk diplomat ve siyasetçidir. Dışişleri Bakanlığı'nda yıllarca çalıştıktan sonra Demokrat Parti'den milletvekili olarak siyasete adım atmıştır. [[Adnan Menderes]] yönetimi esnasında Başbakan Yardımcılığı (1954-56), Devlet Bakanlığı (1957) ve Dışişleri Bakanlığı (1957-60) görevlerinde bulundu. 16 Eylül 1961'de İmralı'da idam cezasıyla hayata gözlerini yummuştur.
  
1910 yılında İstanbul Eminönü’nde dünyaya gelen Zorlu’nun babası İbrahim Rüştü Paşa, annesi Hatice Güzide Hanım’dır. Soyadlarını memleketleri olan Artvin’in Zor köyünden alırlar. Dört ağabeyi olmasına rağmen üçü vefat ettiklerinden ağabeyi Rıfkı ile büyür. Eğitim hayatına Galatasaray Lisesi’nin ilkokul kısmında başlar. İstanbul işgal edildiği sırada eğitimine bir yıl ara vermek zorunda kalsa da liseyi başarıyla bitirir. Aslında diş hekimliği okumak için ABD’ye gitmek isteyen Zorlu, annesinin, aynı ağabeyi Rıfkı gibi, diplomat olması konusundaki ısrarları sonucu Paris Siyasi İlimler Mektebi’ne okumaya gider ve eğitimini 1932 yılında Cenevre Hukuk Fakültesi’nden mezun olarak tamamlar.   Türkiye’ye döner dönmez Hariciye Vekâletinin hazırladığı sınava girer ve Dışişleri Bakanlığı’na bağlı Siyasi İşler Dairesi Birinci Şube’de katiplik görevine başlar. Milletvekilliği adaylığına kadarki dönemde şu unvanlarda görev yapacaktır:
+
İstanbul Eminönü’nde dünyaya gelen Zorlu’nun babası İbrahim Rüştü Paşa, annesi Hatice Güzide Hanım’dır. Soyadlarını memleketleri olan Artvin’in Zor köyünden alırlar. Dört ağabeyi olmasına rağmen üçü vefat ettiklerinden ağabeyi Rıfkı ile büyür. 1933 yılında Almanya Büyükelçiliği’nde verilen bir davete katılan Zorlu’yu dönemin Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras’ın eşi Makbule Hanım görür ve kızı Emel Aras’a uygun bulur. Başkalarının da aracı olmasıyla aileler anlaşır ve [[Mustafa Kemal Atatürk|Atatürk]]'ün de izni alınır. 30 Ağustos 1934’te ikili Dolmabahçe Sarayı’nda dünya evine girer. 1936 yılında kızı Sevil Zorlu dünyaya gelir.<ref name=":0">Günver, Semih. 1984. ''Fatin Rüştü Zorlu'nun Öyküsü.'' Ankara: Bilgi Yayınevi.</ref>
• 1935’te Siyaset Dairesi Genel Müdürlüğünde memur
 
• 1936’da Hukuk Müşavirliğinde Müşavir Muavini
 
• 1937’de Ticaret ve İktisat Dairesinde II. Şube Şefi
 
• 1938’de Siyaset Dairesinde I. Şube Şefi ve Bern Büyükelçiliğinde (Birleşmiş Milletler İşlerine bakmak üzere) Başkatiplik
 
• 1939’da Paris Büyükelçiliğinde Başkatip
 
• 1941’de Siyaset Planlama Dairesinde Müdür
 
• 1942’de Kuybişef (Moskova) Büyükelçiliğinde Başkatiplik ve Ortaelçilik Müsteşarı
 
• 1943’te Beyrut Başkonsolosluğunda Başkonsolos
 
• 1946’da Ticaret ve İktisat Dairesinde Umum Müdürü
 
• 1949’da Ticaret ve İktisat Dairesinde Daire Reisi
 
• 1950’de Umumi Katiplik İktisadi İşler Muavini
 
• 1951’de Devlet Bakanlığında Milletlerarası İktisadi İşbirliği Teşkilatında Genel Sekreterlik
 
• 1952’de Kuzey Atlantik Paktı Paris Türkiye Daimî Temsilciliğinde Büyükelçi Daimi Temsilciliği
 
  
Özel Hayatı:
+
= Eğitim Hayatı =
 +
Eğitim hayatına Galatasaray Lisesi’nin ilkokul kısmında başlar. İstanbul işgal edildiği sırada eğitimine bir yıl ara vermek zorunda kalsa da liseyi başarıyla bitirir. Aslında diş hekimliği okumak için ABD’ye gitmek isteyen Zorlu, annesinin, aynı ağabeyi Rıfkı gibi, diplomat olması konusundaki ısrarları sonucu Paris Siyasi İlimler Mektebi’ne okumaya gider ve eğitimini 1932 yılında Cenevre Hukuk Fakültesi’nden mezun olarak tamamlar.<ref name=":1">Koç, Rasim. 2018. ''İdam Sehpasındaki Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu.'' İstanbul: Kopernik Kitap.</ref> Türkiye’ye döner dönmez Hariciye Vekaletinin hazırladığı sınava girer ve Dışişleri Bakanlığı’na bağlı Siyasi İşler Dairesi Birinci Şube’de katiplik görevine başlar. 
  
1933 yılında Almanya Büyükelçiliği’nde verilen bir davete katılan Zorlu’yu dönemin Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras’ın eşi Makbule Hanım görür ve kızı Emel Aras’a uygun bulur. Başkalarının da aracı olmasıyla aileler anlaşır ve Atatürk’ün de izni alınır. 30 Ağustos 1934’te ikili Dolmabahçe Sarayı’nda dünya evine girer. 1936 yılında kızı Sevil Zorlu dünyaya gelir.
+
= Dışişleri Bakanlığı’nda Memurluk Dönemi =
 +
İkinci Dünya Savaşı yaklaşmaktayken ülke gündeminde [[Hatay’ın Türkiye’ye Katılması|Hatay]] ve [[Boğazlar]] meselesi bulunmaktaydı. Fatin Rüştü Zorlu, Boğazlar Meselesi’nin tartışılacağı 22 Haziran-20 Temmuz 1936’da [[Montreux Boğazlar Sözleşmesi|Montreux’ta]] toplanılacak konferansa Türk heyetinden Büyükelçilik sekreteri olarak katılır. Konferansın başarısı üzerine takdirname ile mükafatlandırılmıştır. Konferansın ardından “[[Cemiyet-i Akvam]]”ın çalışmalarını takip etmekle görevlendirilir. 1937 yılında Hatay meselesi üzerine yapılan müzakerelere tekrardan Türk heyetinden görevli olarak katılır. Bu müzakereler sonuncunda yine takdirname ile mükafatlandırılır. 1938 yılında Bern Büyükelçiliği’ne başkatip ve Siyaset Dairesi’ne I. Şube Müdürü olarak atansa da kariyerindeki bu hızlı yükseliş Atatürk’ün ölümüyle bir süreliğine yavaşlar.<ref>Önal, Tekin. 2014. «Fatin Rüştü Zorlu’nun Siyasi Mücadelesi (Mayıs 1954-Mayıs 1960).» ''Gazi Akademik Bakış'', 1 Aralık: 161-188.</ref>
  
Dışişleri Bakanlığı’nda Memurluk Dönemi:
+
1939 yılında İkinci Dünya Savaşı başladıktan sonra Paris Büyükelçiliğine başkatip olarak atanır. Paris’in Alman işgalinin üzerine büyükelçiliğin Paris’ten Vichy’ye taşınmasını sağlar ve burada Fransa ile iyi ilişkiler geliştirir. Fransa tarafından “Legion d’onheur” nişanıyla ödüllendirilir.<ref name=":1" /> İsmet İnönü’nün başta olduğu bu dönemde Fransa’dan dönen Zorlu, 1941 yılında siyasi sebeplerden dolayı çok sevilmeyen diplomatların atandığı Şifre Müdürlüğü’ne gönderilir. Bu bölümün ismini Siyaset Planlama Dairesi olarak değiştirtir ve burada dış temsilciliklerden gelen telgraflardan önemli gördüklerini genel sekreterliğe ve dışişleri bakanına götürür. Bir sonraki yıl Sovyetler Birliği’nin başkentinin değişmesiyle Türk büyükelçiliğini taşımakla görevlendirilir. Kuybişef’te Başkatiplik ve Ortaelçilik Müsteşarlığı yapar.<ref name=":0" /> 
  
İkinci Dünya Savaşı yaklaşmaya başlamışken ülke gündeminde Hatay ve Boğazlar meselesi bulunmaktaydı. Fatin Rüştü Zorlu, Boğazlar Meselesi’nin tartışılacağı 22 Haziran-20 Temmuz 1936’da Montreux’ta toplanılacak konferansa Türk heyetinden Büyükelçilik sekreteri olarak katılır. Konferansın başarısı üzerine takdirname ile mükafatlandırılmıştır. Konferansın ardından “Cemiyet-i Akvam”ın çalışmalarını takip etmekle görevlendirilir. 1937 yılında Hatay meselesi üzerine yapılan müzakerelere tekrardan Türk heyetinden görevli olarak katılır. Bu müzakereler sonuncunda yine takdirname ile mükafatlandırılır. 1938 yılında Bern Büyükelçiliği’ne başkatip ve Siyaset Dairesi’ne I. Şube Müdürü olarak atansa da kariyerindeki bu hızlı yükseliş Atatürk’ün ölümüyle bir süreliğine yavaşlar.
+
1943 yılında Beyrut Başkonsolosluğu’na atanır ve burada yaptığı çalışmalarla 1944’te takdirname ve "Cedres" nişanının “Komandör” rütbesiyle ödüllendirilir.<ref name=":2">Kan, Kürşat. 2017. ''Dış Poltikada Liderlik: Fatin Rüştü Zorlu Örneği.'' Konya: Çizgi Kitabevi.</ref> Beyrut görevi bittikten sonra Ankara’da Ticaret ve İktisat Dairesi’nde çalışmaya başlar. Bu dönemde Havana Konferansı’na katılır ancak istenen anlaşma imzalanamaz. Ardından 1951’de Milletlerarası İktisadi İşbirliği Teşkilatında Genel Sekreterliğe terfi edilir. 1952’de ise Türkiye’nin [[NATO]]’ya girmesiyle NATO Daimî Temsilcisi olur.
1939 yılında İkinci Dünya Savaşı başladıktan sonra Paris Büyükelçiliğine başkatip olarak atanır. Paris’in Alman işgalinin üzerine büyükelçiğin Paris’ten Vichy’ye taşınmasını sağlar ve burada Fransa ile iyi ilişkiler geliştirir. Fransa tarafından “Legion d’onheur” nişanıyla ödüllendirilir.
 
İsmet İnönü’nün başta olduğu bu dönemde Fransa’dan dönen Zorlu, 1941 yılında siyasi sebeplerden dolayı çok sevilmeyen diplomatların atandığı Şifre Müdürlüğü’ne gönderilir. Bu bölümün ismini Siyaset Planlama Dairesi olarak değiştirtir ve burada dış temsilciliklerden gelen telgraflardan önemli gördüklerini genel sekreterliğe ve dışişleri bakanına götürür. Bir sonraki yıl Sovyetler Birliği’nin başkentinin değişmesiyle Türk büyükelçiliğini taşımakla görevlendirilir. Kuybişef’te Başkatiplik ve Ortaelçilik Müsteşarlığı yapar. 
 
1943 yılında Beyrut Başkonsolosluğu’na atanır ve burada yaptığı çalışmalarla 1944’te takdirname ve "Cedres" nişanının “Komandör” rütbesiyle ödüllendirilir. Beyrut görevi bittikten sonra Ankara’da Ticaret ve İktisat Dairesi’nde çalışmaya başlar. Bu dönemde Havana Konferansı’na katılır ancak istenen anlaşma imzalanamaz. Ardından 1951’de Milletlerarası İktisadi İşbirliği Teşkilatında Genel Sekreterliğe terfi edilir. 1952’de ise Türkiye’nin NATO’ya girmesiyle NATO Daimî Temsilcisi olur.
 
  
Siyasi Hayatı:
+
== Dışişleri Bakanlığı'nda Aldığı Görevlerin Listesi<ref>T.C. Dışişleri Bakanlığı. tarih yok. ''Sayın Fatin Rüştü Zorlu'nun Özgeçmişi (1910-1960).'' Erişildi: Kasım 19, 2022. <nowiki>https://www.mfa.gov.tr/sayin-fatin-rustu-zorlu_nun-ozgecmisi_1910--1960_.tr.mfa</nowiki>.</ref>==
 +
 
 +
* 1935’te Siyaset Dairesi Genel Müdürlüğünde memur
 +
* 1936’da Hukuk Müşavirliğinde Müşavir Muavini
 +
* 1937’de Ticaret ve İktisat Dairesinde II. Şube Şefi
 +
* 1938’de Siyaset Dairesinde I. Şube Şefi ve Bern Büyükelçiliğinde (Birleşmiş Milletler İşlerine bakmak üzere) Başkatiplik
 +
* 1939’da Paris Büyükelçiliğinde Başkatip
 +
* 1941’de Siyaset Planlama Dairesinde Müdür
 +
* 1942’de Kuybişef (Moskova) Büyükelçiliğinde Başkatiplik ve Ortaelçilik Müsteşarı
 +
* 1943’te Beyrut Başkonsolosluğunda Başkonsolos
 +
* 1946’da Ticaret ve İktisat Dairesinde Umum Müdürü
 +
* 1949’da Ticaret ve İktisat Dairesinde Daire Reisi
 +
* 1950’de Umumi Katiplik İktisadi İşler Muavini
 +
* 1951’de Devlet Bakanlığında Milletlerarası İktisadi İşbirliği Teşkilatında Genel Sekreterlik
 +
* 1952’de Kuzey Atlantik Paktı Paris Türkiye Daimî Temsilciliğinde Büyükelçi Daimi Temsilciliği
 +
 
 +
= Siyasi Hayatı =
 +
Zorlu, siyasete [[Adnan Menderes]]'in büyük ısrarları sonucu 1954'teki seçimlerde Çanakkale'den [[Demokrat Parti]] milletvekili adayı olarak katılır ve seçilir. Seçildikten hemen sonra başbakan yardımcısı görevine getirilir. Seçildikten sonra Dışişleri Bakanlığı'yla ayrıca ilgilenir ve Kıbrıs Komisyonu'nu kurar. Komisyonun ilk görevi [[Kıbrıs Sorunu|Kıbrıs sorunu]]<nowiki/>nun Türk tarafını anlatan "Beyaz Kitap"ı hazırlamak olur.<ref name=":0" /> Başbakan yardımcılığı boyunca [[Bandung Konferansı]], [[Londra Konferansı (1955)]] ve NATO toplantıları gibi uluslararası arenada Türkiye'yi temsil etmiştir. Özellikle NATO'yu savunan düşünceleri ile tepki çekmiştir. 6-7 Eylül olayları sonrasında yaşanan çalkantılı dönemde Zorlu Devlet Bakanlığından ve Dışişleri Başkan Vekilliğinden istifa etmiştir. Bu dönemde pek çok ithama maruz kalmış ve Menderes'e siyasetten uzak kalıp mesleğine geri dönmek istediğini belirtmiştir. Ancak ailelerin ısrarı sonucu kalmaya ikna olmuştur.
 +
 
 +
TBMM Soruşturma Komitesi'nin Zorlu, Polatkan ve Yırcalı'yı suçsuz bulmasıyla Fuat Köprülü Dışişleri Bakanlığından istifa etmiş yerine Ethem Menderes gelmiştir. Zorlu, 25 Kasım 1957'de yeni kabinede Dışişleri Bakanı olana kadar adeta gölge dışişleri bakanı olarak çalışmıştır.<ref name=":2" /> Yeni Menderes hükümetinde batılı müttefiklerden yeterince destek alamayan Türkiye SSCB'ye yönelmiştir. Şimdiye kadar hep iyi ilişkiler yürütülen ABD tarafından büyük tepki alınmıştır.
 +
 
 +
Zorlu'nun önceliği Dışişleri Bakanı olduğu dönem yine Kıbrıs Meselesi olmuştur. Eski Dışişleri Bakanı Fuat Köprülü'nün aksine Zorlu Türk tarafını savunmuş ve bulduğu her fırsatta uluslararası kamuoyuna Kıbrıs meselesini anlatmıştır. Şüphesiz Kıbrıs sorununun çözüme ulaşmasında Fatin Rüştü Zorlu kilit rollerden birine sahiptir. Buna rağmen Yassıada'ya giden süreçte muhalefet Zorlu'nun tavrını negatif olarak yorumlamıştır.<ref name=":3">Çelikbaş, Hamdi. 2021. ''Demokrasi tarihinin kara günü: Menderes, Zorlu ve Polatkan, idam edilişlerinin 60. yılında anılıyor.'' 17 Eylül. Erişildi: 11 22, 2022. <nowiki>https://www.aa.com.tr/tr/gundem/demokrasi-tarihinin-kara-gunu-menderes-zorlu-ve-polatkan-idam-edilislerinin-60-yilinda-aniliyor/2367192#</nowiki>.</ref>
 +
 
 +
[[27 Mayıs 1960 Askeri Darbesi|27 Mayıs 1960]]'ta askeri darbe ile birlikte Zorlu askerlere teslim olur. Yassıada'da DP mensupları cana ve mala zarar verme, görev suistimali ve anayasa ihlali üzerine yargılanır. Zorlu da farklı suçlardan farklı miktarlarda hapis cezası alsa da aslen 6-7 Eylül Olayları Davası'nda yargılanmaktadır. Dava, Fuat Köprülü'nün darbeden 8 gün sonra verdiği röportajda, Fatin Rüştü Zorlu ve Menderes'i suçlayarak, "Bu müessif hadisenin baş tertipçisi ve müsebbibi bizzat Menderes'ti. Kıbrıs'ı fethetmek için bu şekilde bir yol takip etmeyi doğru bulmuştur." ifadelerini kullanmasıyla başlar. Toplanan delillerin gerçekliği ise halen şüphelidir.<ref>A.g.e.</ref>
 +
 
 +
6-7 Eylül Davası'nın açılan diğer 19 dava ile birleşmesiyle birlikte Fatin Rüştü Zorlu hakkında idam kararı alınan sanıklardan biridir.
 +
=== [[Kıbrıs Sorunu]] ===
 +
Sorun, Birleşik Krallık idaresindeki adada 1931'den itibaren Yunan ayrılıkçı grupların "ENOSIS" kampanyasıyla başlamıştır. Konu 1954 yılında Yunanistan tarafından BM'ye götürmek istemiş ancak başvurular sonuçsuz kalmıştır. Yunanistan'dan gelen bir komutan tarafından adada kurulan EOKA terör örgütüyle birlikte şiddet eylemleri gitgide artmaktaydı. Bu gelişmelerin üzerine Birleşik Krallık, Türkiye ve Yunanistan'ı konuyu görüşmek üzere Londra'ya toplantıya çağırır. Müzakereler Türkiye lehinde giderken [[6-7 Eylül Olayları]]'nın patlak vermesiyle Zorlu'nun Türk heyetine başkanlık ettiği Londra Konferans'ı sonuçsuz kalır.<ref name=":3" /> Türkiye'nin taksim görüşüyle Yunanistan'ın self-determinasyon teziyle bir yere ulaşılamayacağının anlaşılması üzerine 11 Şubat 1959'da taraflar (Türk heyetinde Adnan Menderes yanına Fatin Rüştü Zorlu, Melih Esenbel ve Zeki Kuneralp'i alır) Zürich'te toplanarak bir karara varmışlardır. Karar sonucu 1960 yılında Kıbrıs Cumhuriyeti kurulur. Yapılan anlaşmalarla adadaki Türkler Rumlar ile eşit statüye getirilmiştir. Böylece Kıbrıs Sorunu çözüme ulaşmıştır.<ref>T.C. Dışişleri Bakanlığı. tarih yok. ''KIBRIS MESELESİNİN TARİHÇESİ, BM MÜZAKERELERİNİN BAŞLANGICI.'' Erişildi: 11 22, 2022. <nowiki>https://www.mfa.gov.tr/kibris-meselesinin-tarihcesi_-bm-muzakerelerinin-baslangici.tr.mfa</nowiki>.</ref> Fatin Rüştü Zorlu'nun mahkum olmasına neden olan yayınları yapan gazetecilerden Orhan Birgit, yıllar sonra Zorlu hakkında, "Bugünkü Kıbrıs'ın yaratılışında isimsiz kahraman" olarak bahsetmiştir.<ref>Milli Gazete. 2021. ''Fatin Rüştü Zorlu kimdir? Nerede yaşadı? Neden idam edildi? .'' 27 Mayıs. Erişildi: 11 22, 2022. <nowiki>https://www.milligazete.com.tr/haber/7225307/fatin-rustu-zorlu-kimdir-nerede-yasadi-neden-idam-edildi</nowiki>.</ref> 
 +
 
 +
= Ölümü =
 +
Fatin Rüştü Zorlu, 16 Eylül 1961’de Hasan Polatkan’ın infazının ardından sehpaya çıkarılmıştır. Başsavcı idam kararının tasdiklendiğini belirttikten sonra Zorlu şunları söyledi: ''“anlıyorum, hepiniz vazifenizi yaptınız. Hiçbirinize kızgın değilim. Mümkünse bir ricam olacak. Bir mektup yazmak istiyorum ve ayrıca abdest alacağım.“''  Ricası üzerine verilen kağıda şunları yazar:
 +
 
 +
''“Sevgili Anneciğim, Emelciğim, Sevinciğim ve Ağabeyciğim:''
 +
 
 +
''Şimdi Cenab-ı Hakkın huzuruna çıkıyorum. Sakinim, huzur içerisindeyim. Sizlerin daima sakin ve huzur içerisinde yaşamaları beni daima müsterih edecektir. Bir ve beraber olun. Allah’ın takdiratı böyleymiş. Hizmet ettim ve şerefimi daima muhafaza ettim. Anne, siz sevdiklerimi muhafaza edin ve Allah’ın inayetiyle onların huzurunu temin edin. Hepinizi Allah’a emanet eder, tekrar üzülmemenizi ve hayatta beraber olarak beni huzur içerisinde bırakmanızı rica ederim.''
 +
 
 +
''Allah memleketi korusun.”''
 +
 
 +
İdam sehpasında ayaklarının altındaki tabureyi ricası üzerine kendisi iterek hayata veda etmiştir.<ref>Demirer, Mehmet Arif. 2009. ''Fatin Rüştü Zorlu Gerçeği.'' İstanbul: Profil Yayın Grubu.</ref>
 +
 
 +
'''Hazırlayan: Yasemin Vatansever / 22.11.2022'''
 +
 
 +
 
 +
== Kaynakça ==
 +
<references />

23.25, 23 Kasım 2022 itibarı ile sayfanın şu anki hâli

Fatin Rüştü Zorlu / Fotoğraf: Anadolu Ajansı

Fatin Rüştü Zorlu, 1910 yılında Eminönü'nde dünyaya gelen eski Türk diplomat ve siyasetçidir. Dışişleri Bakanlığı'nda yıllarca çalıştıktan sonra Demokrat Parti'den milletvekili olarak siyasete adım atmıştır. Adnan Menderes yönetimi esnasında Başbakan Yardımcılığı (1954-56), Devlet Bakanlığı (1957) ve Dışişleri Bakanlığı (1957-60) görevlerinde bulundu. 16 Eylül 1961'de İmralı'da idam cezasıyla hayata gözlerini yummuştur.

İstanbul Eminönü’nde dünyaya gelen Zorlu’nun babası İbrahim Rüştü Paşa, annesi Hatice Güzide Hanım’dır. Soyadlarını memleketleri olan Artvin’in Zor köyünden alırlar. Dört ağabeyi olmasına rağmen üçü vefat ettiklerinden ağabeyi Rıfkı ile büyür. 1933 yılında Almanya Büyükelçiliği’nde verilen bir davete katılan Zorlu’yu dönemin Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras’ın eşi Makbule Hanım görür ve kızı Emel Aras’a uygun bulur. Başkalarının da aracı olmasıyla aileler anlaşır ve Atatürk'ün de izni alınır. 30 Ağustos 1934’te ikili Dolmabahçe Sarayı’nda dünya evine girer. 1936 yılında kızı Sevil Zorlu dünyaya gelir.[1]

Eğitim Hayatı

Eğitim hayatına Galatasaray Lisesi’nin ilkokul kısmında başlar. İstanbul işgal edildiği sırada eğitimine bir yıl ara vermek zorunda kalsa da liseyi başarıyla bitirir. Aslında diş hekimliği okumak için ABD’ye gitmek isteyen Zorlu, annesinin, aynı ağabeyi Rıfkı gibi, diplomat olması konusundaki ısrarları sonucu Paris Siyasi İlimler Mektebi’ne okumaya gider ve eğitimini 1932 yılında Cenevre Hukuk Fakültesi’nden mezun olarak tamamlar.[2] Türkiye’ye döner dönmez Hariciye Vekaletinin hazırladığı sınava girer ve Dışişleri Bakanlığı’na bağlı Siyasi İşler Dairesi Birinci Şube’de katiplik görevine başlar.

Dışişleri Bakanlığı’nda Memurluk Dönemi

İkinci Dünya Savaşı yaklaşmaktayken ülke gündeminde Hatay ve Boğazlar meselesi bulunmaktaydı. Fatin Rüştü Zorlu, Boğazlar Meselesi’nin tartışılacağı 22 Haziran-20 Temmuz 1936’da Montreux’ta toplanılacak konferansa Türk heyetinden Büyükelçilik sekreteri olarak katılır. Konferansın başarısı üzerine takdirname ile mükafatlandırılmıştır. Konferansın ardından “Cemiyet-i Akvam”ın çalışmalarını takip etmekle görevlendirilir. 1937 yılında Hatay meselesi üzerine yapılan müzakerelere tekrardan Türk heyetinden görevli olarak katılır. Bu müzakereler sonuncunda yine takdirname ile mükafatlandırılır. 1938 yılında Bern Büyükelçiliği’ne başkatip ve Siyaset Dairesi’ne I. Şube Müdürü olarak atansa da kariyerindeki bu hızlı yükseliş Atatürk’ün ölümüyle bir süreliğine yavaşlar.[3]

1939 yılında İkinci Dünya Savaşı başladıktan sonra Paris Büyükelçiliğine başkatip olarak atanır. Paris’in Alman işgalinin üzerine büyükelçiliğin Paris’ten Vichy’ye taşınmasını sağlar ve burada Fransa ile iyi ilişkiler geliştirir. Fransa tarafından “Legion d’onheur” nişanıyla ödüllendirilir.[2] İsmet İnönü’nün başta olduğu bu dönemde Fransa’dan dönen Zorlu, 1941 yılında siyasi sebeplerden dolayı çok sevilmeyen diplomatların atandığı Şifre Müdürlüğü’ne gönderilir. Bu bölümün ismini Siyaset Planlama Dairesi olarak değiştirtir ve burada dış temsilciliklerden gelen telgraflardan önemli gördüklerini genel sekreterliğe ve dışişleri bakanına götürür. Bir sonraki yıl Sovyetler Birliği’nin başkentinin değişmesiyle Türk büyükelçiliğini taşımakla görevlendirilir. Kuybişef’te Başkatiplik ve Ortaelçilik Müsteşarlığı yapar.[1]

1943 yılında Beyrut Başkonsolosluğu’na atanır ve burada yaptığı çalışmalarla 1944’te takdirname ve "Cedres" nişanının “Komandör” rütbesiyle ödüllendirilir.[4] Beyrut görevi bittikten sonra Ankara’da Ticaret ve İktisat Dairesi’nde çalışmaya başlar. Bu dönemde Havana Konferansı’na katılır ancak istenen anlaşma imzalanamaz. Ardından 1951’de Milletlerarası İktisadi İşbirliği Teşkilatında Genel Sekreterliğe terfi edilir. 1952’de ise Türkiye’nin NATO’ya girmesiyle NATO Daimî Temsilcisi olur.

Dışişleri Bakanlığı'nda Aldığı Görevlerin Listesi[5]

  • 1935’te Siyaset Dairesi Genel Müdürlüğünde memur
  • 1936’da Hukuk Müşavirliğinde Müşavir Muavini
  • 1937’de Ticaret ve İktisat Dairesinde II. Şube Şefi
  • 1938’de Siyaset Dairesinde I. Şube Şefi ve Bern Büyükelçiliğinde (Birleşmiş Milletler İşlerine bakmak üzere) Başkatiplik
  • 1939’da Paris Büyükelçiliğinde Başkatip
  • 1941’de Siyaset Planlama Dairesinde Müdür
  • 1942’de Kuybişef (Moskova) Büyükelçiliğinde Başkatiplik ve Ortaelçilik Müsteşarı
  • 1943’te Beyrut Başkonsolosluğunda Başkonsolos
  • 1946’da Ticaret ve İktisat Dairesinde Umum Müdürü
  • 1949’da Ticaret ve İktisat Dairesinde Daire Reisi
  • 1950’de Umumi Katiplik İktisadi İşler Muavini
  • 1951’de Devlet Bakanlığında Milletlerarası İktisadi İşbirliği Teşkilatında Genel Sekreterlik
  • 1952’de Kuzey Atlantik Paktı Paris Türkiye Daimî Temsilciliğinde Büyükelçi Daimi Temsilciliği

Siyasi Hayatı

Zorlu, siyasete Adnan Menderes'in büyük ısrarları sonucu 1954'teki seçimlerde Çanakkale'den Demokrat Parti milletvekili adayı olarak katılır ve seçilir. Seçildikten hemen sonra başbakan yardımcısı görevine getirilir. Seçildikten sonra Dışişleri Bakanlığı'yla ayrıca ilgilenir ve Kıbrıs Komisyonu'nu kurar. Komisyonun ilk görevi Kıbrıs sorununun Türk tarafını anlatan "Beyaz Kitap"ı hazırlamak olur.[1] Başbakan yardımcılığı boyunca Bandung Konferansı, Londra Konferansı (1955) ve NATO toplantıları gibi uluslararası arenada Türkiye'yi temsil etmiştir. Özellikle NATO'yu savunan düşünceleri ile tepki çekmiştir. 6-7 Eylül olayları sonrasında yaşanan çalkantılı dönemde Zorlu Devlet Bakanlığından ve Dışişleri Başkan Vekilliğinden istifa etmiştir. Bu dönemde pek çok ithama maruz kalmış ve Menderes'e siyasetten uzak kalıp mesleğine geri dönmek istediğini belirtmiştir. Ancak ailelerin ısrarı sonucu kalmaya ikna olmuştur.

TBMM Soruşturma Komitesi'nin Zorlu, Polatkan ve Yırcalı'yı suçsuz bulmasıyla Fuat Köprülü Dışişleri Bakanlığından istifa etmiş yerine Ethem Menderes gelmiştir. Zorlu, 25 Kasım 1957'de yeni kabinede Dışişleri Bakanı olana kadar adeta gölge dışişleri bakanı olarak çalışmıştır.[4] Yeni Menderes hükümetinde batılı müttefiklerden yeterince destek alamayan Türkiye SSCB'ye yönelmiştir. Şimdiye kadar hep iyi ilişkiler yürütülen ABD tarafından büyük tepki alınmıştır.

Zorlu'nun önceliği Dışişleri Bakanı olduğu dönem yine Kıbrıs Meselesi olmuştur. Eski Dışişleri Bakanı Fuat Köprülü'nün aksine Zorlu Türk tarafını savunmuş ve bulduğu her fırsatta uluslararası kamuoyuna Kıbrıs meselesini anlatmıştır. Şüphesiz Kıbrıs sorununun çözüme ulaşmasında Fatin Rüştü Zorlu kilit rollerden birine sahiptir. Buna rağmen Yassıada'ya giden süreçte muhalefet Zorlu'nun tavrını negatif olarak yorumlamıştır.[6]

27 Mayıs 1960'ta askeri darbe ile birlikte Zorlu askerlere teslim olur. Yassıada'da DP mensupları cana ve mala zarar verme, görev suistimali ve anayasa ihlali üzerine yargılanır. Zorlu da farklı suçlardan farklı miktarlarda hapis cezası alsa da aslen 6-7 Eylül Olayları Davası'nda yargılanmaktadır. Dava, Fuat Köprülü'nün darbeden 8 gün sonra verdiği röportajda, Fatin Rüştü Zorlu ve Menderes'i suçlayarak, "Bu müessif hadisenin baş tertipçisi ve müsebbibi bizzat Menderes'ti. Kıbrıs'ı fethetmek için bu şekilde bir yol takip etmeyi doğru bulmuştur." ifadelerini kullanmasıyla başlar. Toplanan delillerin gerçekliği ise halen şüphelidir.[7]

6-7 Eylül Davası'nın açılan diğer 19 dava ile birleşmesiyle birlikte Fatin Rüştü Zorlu hakkında idam kararı alınan sanıklardan biridir.

Kıbrıs Sorunu

Sorun, Birleşik Krallık idaresindeki adada 1931'den itibaren Yunan ayrılıkçı grupların "ENOSIS" kampanyasıyla başlamıştır. Konu 1954 yılında Yunanistan tarafından BM'ye götürmek istemiş ancak başvurular sonuçsuz kalmıştır. Yunanistan'dan gelen bir komutan tarafından adada kurulan EOKA terör örgütüyle birlikte şiddet eylemleri gitgide artmaktaydı. Bu gelişmelerin üzerine Birleşik Krallık, Türkiye ve Yunanistan'ı konuyu görüşmek üzere Londra'ya toplantıya çağırır. Müzakereler Türkiye lehinde giderken 6-7 Eylül Olayları'nın patlak vermesiyle Zorlu'nun Türk heyetine başkanlık ettiği Londra Konferans'ı sonuçsuz kalır.[6] Türkiye'nin taksim görüşüyle Yunanistan'ın self-determinasyon teziyle bir yere ulaşılamayacağının anlaşılması üzerine 11 Şubat 1959'da taraflar (Türk heyetinde Adnan Menderes yanına Fatin Rüştü Zorlu, Melih Esenbel ve Zeki Kuneralp'i alır) Zürich'te toplanarak bir karara varmışlardır. Karar sonucu 1960 yılında Kıbrıs Cumhuriyeti kurulur. Yapılan anlaşmalarla adadaki Türkler Rumlar ile eşit statüye getirilmiştir. Böylece Kıbrıs Sorunu çözüme ulaşmıştır.[8] Fatin Rüştü Zorlu'nun mahkum olmasına neden olan yayınları yapan gazetecilerden Orhan Birgit, yıllar sonra Zorlu hakkında, "Bugünkü Kıbrıs'ın yaratılışında isimsiz kahraman" olarak bahsetmiştir.[9]

Ölümü

Fatin Rüştü Zorlu, 16 Eylül 1961’de Hasan Polatkan’ın infazının ardından sehpaya çıkarılmıştır. Başsavcı idam kararının tasdiklendiğini belirttikten sonra Zorlu şunları söyledi: “anlıyorum, hepiniz vazifenizi yaptınız. Hiçbirinize kızgın değilim. Mümkünse bir ricam olacak. Bir mektup yazmak istiyorum ve ayrıca abdest alacağım.“ Ricası üzerine verilen kağıda şunları yazar:

“Sevgili Anneciğim, Emelciğim, Sevinciğim ve Ağabeyciğim:

Şimdi Cenab-ı Hakkın huzuruna çıkıyorum. Sakinim, huzur içerisindeyim. Sizlerin daima sakin ve huzur içerisinde yaşamaları beni daima müsterih edecektir. Bir ve beraber olun. Allah’ın takdiratı böyleymiş. Hizmet ettim ve şerefimi daima muhafaza ettim. Anne, siz sevdiklerimi muhafaza edin ve Allah’ın inayetiyle onların huzurunu temin edin. Hepinizi Allah’a emanet eder, tekrar üzülmemenizi ve hayatta beraber olarak beni huzur içerisinde bırakmanızı rica ederim.

Allah memleketi korusun.”

İdam sehpasında ayaklarının altındaki tabureyi ricası üzerine kendisi iterek hayata veda etmiştir.[10]

Hazırlayan: Yasemin Vatansever / 22.11.2022


Kaynakça

  1. 1,0 1,1 1,2 Günver, Semih. 1984. Fatin Rüştü Zorlu'nun Öyküsü. Ankara: Bilgi Yayınevi.
  2. 2,0 2,1 Koç, Rasim. 2018. İdam Sehpasındaki Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu. İstanbul: Kopernik Kitap.
  3. Önal, Tekin. 2014. «Fatin Rüştü Zorlu’nun Siyasi Mücadelesi (Mayıs 1954-Mayıs 1960).» Gazi Akademik Bakış, 1 Aralık: 161-188.
  4. 4,0 4,1 Kan, Kürşat. 2017. Dış Poltikada Liderlik: Fatin Rüştü Zorlu Örneği. Konya: Çizgi Kitabevi.
  5. T.C. Dışişleri Bakanlığı. tarih yok. Sayın Fatin Rüştü Zorlu'nun Özgeçmişi (1910-1960). Erişildi: Kasım 19, 2022. https://www.mfa.gov.tr/sayin-fatin-rustu-zorlu_nun-ozgecmisi_1910--1960_.tr.mfa.
  6. 6,0 6,1 Çelikbaş, Hamdi. 2021. Demokrasi tarihinin kara günü: Menderes, Zorlu ve Polatkan, idam edilişlerinin 60. yılında anılıyor. 17 Eylül. Erişildi: 11 22, 2022. https://www.aa.com.tr/tr/gundem/demokrasi-tarihinin-kara-gunu-menderes-zorlu-ve-polatkan-idam-edilislerinin-60-yilinda-aniliyor/2367192#.
  7. A.g.e.
  8. T.C. Dışişleri Bakanlığı. tarih yok. KIBRIS MESELESİNİN TARİHÇESİ, BM MÜZAKERELERİNİN BAŞLANGICI. Erişildi: 11 22, 2022. https://www.mfa.gov.tr/kibris-meselesinin-tarihcesi_-bm-muzakerelerinin-baslangici.tr.mfa.
  9. Milli Gazete. 2021. Fatin Rüştü Zorlu kimdir? Nerede yaşadı? Neden idam edildi? . 27 Mayıs. Erişildi: 11 22, 2022. https://www.milligazete.com.tr/haber/7225307/fatin-rustu-zorlu-kimdir-nerede-yasadi-neden-idam-edildi.
  10. Demirer, Mehmet Arif. 2009. Fatin Rüştü Zorlu Gerçeği. İstanbul: Profil Yayın Grubu.